Ana içeriğe atla

“ÇOCUKLARDA BURUN YOLLARINDA TIKANIKLIK YÜZ TİPİNİ DEĞİŞTİRİYOR”

Pediatristlerin aileleri 3 yaşından itibaren çocuklarını diş hekimlerine kontrole götürmeleri konusunda uyarmaları gerektiğini belirten. Dr. Aylin Sezen Yalçın, bebeğe verilen yalancı emzik ile çene problemlerinin oluşabildiğini bunu önlemek için erken yaşta diş hekimine gidildiğinde psikolojik olarak iletişimde olumlu etki yarattığını dile getirdi.

Uzmanlar hemen hemen her bebeğin ihtiyaç duyduğu yalancı emzik ya da parmak emme alışkanlığının, zamanında bırakılmadığında dişlerin dizilimini bozacak şekilde etkilediği konusunda uyarıyor. Gece horlama, yastıkta tükürüğe bağlı ıslaklık ve ağız solunumunun neticesinde üst çenede darlık, çapraşıklık meydana geliyor. Özellikle pediatristlerin bu konuda aileleri uyarması gerektiğini belirten Ortodontist Dr. Aylin Sezen Yalçın, “Çocuklarımızı 3 yaşından sonra diş doktoru ile tanıştırmak çocuğunuzun ilerde doktor ile olan iletişiminin iyi olmasına ve korkmadan diş koltuğuna oturmasına yardımcı olacaktır. Erken dönemde yapılan bu kontrollerde, koruyucu flor uygulamaları yapılarak çürük oluşma ihtimali azalacak ve varsa ortodonti problemler erken tespit edilebilecektir” dedi.
Yalancı Emzik Diş Dizilimde Bozukluklara Neden Oluyor

Çocuğun yalancı emzik, solunum şekli, diş gıcırdatma ve tırnak yeme gibi zamanında terk edilmemiş alışkanlıklar ya da fonksiyon bozukluklarının çocuklarda çene gelişimini olumsuz etkilediğini kaydeden Yalçın, “Kalıtımsal olarak çene bozukluğu olmayan durumlarda da problem oluşmasına zemin hazırlıyor. Hemen hemen her bebeğin ihtiyaç duyduğu yalancı emzik ya da parmak emme, zamanında bırakılmazsa dişlerin dizilimini bozacak şekilde etki ediyor. Yalancı emziğin 4 yaşından önce bırakılması ile kalıcı bir sorun oluşması engelleniyor. Parmak emme alışkanlığı, yalancı emzik kullanmayan bebeklerde ya da yalancı emzikten vazgeçirilen çocuklarda kendiliğinden ortaya çıkabiliyor. Doğası gereği parmak emme alışkanlığı daha zor terk ediliyor. Eğer 4 yaşından sonra telkinlere rağmen bu alışkanlıklar ailenin gayretiyle bıraktırılamıyorsa mutlaka diş doktoru hatta bir ortodontiste yönlendirilmeli. Ağıza uygun olarak hazırlanan ve emmeyi engelleyen çeşitli aygıtlar ve değişik telkin ve uygulamalar ile çocuğun bu alışkanlığı bırakması sağlanabilir.


Burun Yollarında Tıkanıklığı Olan Çocuklarda Yüz Tipine Dikkat

En önemli ve çok sık görülen problem çocuğun burun yollarındaki tıkanıklık dolayısıyla burun solunumunu tam anlamıyla yapamadığı için ağız solunumu yapmasıdır. Böyle çocuklarda özellikle istirahat halinde yani televizyon seyrederken ya da ders çalışırken ve gece uyurken ağzı açıktır. Gece horlama vardır. Yastıkta tükürüğe bağlı ıslaklık olur. Ağız solunumunun neticesinde üst çenede darlık, çapraşıklık meydana gelir. Bu çocuklarda yüz tipi de değişir. Daha uzun bir yüz tipi gelişir. Gözaltları düzleşir. Pediatristlerin bu tip şikayetlerle gelen hastaları ortodontist ve kulak burun boğaz uzmanına yönlendirmeli” dedi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...