Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

HEMŞİRELERE KURS

Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Alper Yosunkaya, eğitilmiş personelin iş verimliliği ve kalite standardını arttırdığını bu nedenle hastane idaresi olarak eğitime büyük önem verdiklerini söyledi. Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi bünyesinde gerçekleştirilen ‘Hemşirelik Hizmetlerinde Yönetici Geliştirme Kursu’, Konya ve çevre illerden çok sayıda hemşirenin katılımı ile yapıldı. 17-23 Şubat tarihleri arasında gerçekleşen kurs programı çerçevesinde hemşirelere ‘Sağlık Hizmetlerinde Yönetim’ ve ‘Hastane Organizasyonu’ başta olmak üzere birçok konuda uzmanlar tarafından eğitim verildi. Azerbaycan’dan Da Katılım Oldu Koç Üniversitesi Semahat Arsel Hemşirelik Eğitim ve Araştırma Merkezi (SANERC) ile Meram Tıp Fakültesi Hastanesi’nin ortaklaşa düzenlediği ‘Hemşirelik Hizmetlerinde Yönetici Geliştirme Kursu’na Konya, İstanbul, Edirne ve Isparta’dan 30’a yakın hemşire katıldı. Kursa Azerbaycan’dan da katılım olması dikkat çekti. Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Başh

VAKIF GUREBA YENİLENİYOR

Vakıf ve eğitim araştırma hastane özelliği taşıyan Bezmi Alem Valide Sultan Vakıf Gureba Hastanesinde, binadan, eğitimlere, yeni yazılımlardan, randevu sistemine kadar bir çok yenilik yapılmaya devam ediyor. 800 yatak kapasitesi ve bin 510 personeli ile günlük 4 bin poliklinik sayısına ulaştığını kaydeden Bezmi Alem Valide Sultan Vakıf Gureba Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Turan Aslan hastanenin yüzde 80 doluluk oranında, yıllık 30 bin 591 yatan hasta sayısının olduğunu belirtti. Hastane binasının yeni düzenlemeye uygun olarak her hekime bir poliklinik şeklinde olacağını ileten Doç. Dr. Aslan, yeni poliklinik binasına taşındıktan sonra hastane binasında gerçekleştirilecek tadilat ile tek yada çift kişilik, banyosu ve tuvaleti bulunan odalar dizayn edileceğini kaydetti. Haftalık ve günlük olarak hastaların telefonla aranarak durumları servis bazında araştırıldığını ve pilot uygulamalar yapıldığını ifade eden Doç. Dr. Aslan, hasta hakları konusunda yaptıkları çalışmalar hakkında şöyle kon

ULUCANLAR GÖZ YENİDEN DOĞDU

Göz alanında eğitim veren Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevi devralan Başhekim Prof. Dr. Faruk Öztürk, hastanede gerçekleştirdikleri yenilikleri ve yapacaklarını Sağlık Dergisine anlattı. 2008 yılından itibaren yeni yönetimi ile yeniden yapılanma sürecine giren Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesinin, öncelikle fiziki koşulları iyileştiriliyor. Başhekim Prof. Dr. Faruk Öztürk, iyileştirme projesi çerçevesinde göreve başladıklarının ilk ayı içerisinde 4 poliklinik hizmete açtıklarını belirterek, daha kaliteli ve modern şartlarda hizmet vermek amacı ile zemindeki poliklinikler ile bodrum katlar için tadilat projesi yaptırttıklarını, proje etüdlerinden sonra uygulama ihalesini gerçekleştirdiklerini söyleyerek çok kısa bir süre zarfında hizmet birimlerinin yeni çehresi ile hastaların hizmetine sokulacağını ifade etti. Bu çalışmalara ek olarak bilinebilirliklerini artırmak ve mevcut durumda kendilerine ulaşamayanların kolay ulaşabilecekleri bir mekan oluşturmak am

ÖRNEK KOBİ: PMS

Türkiye’nin önde gelen firmalarından PMS Medikal, başarısını taçlandırdı. Doğu Akdeniz Bölgesi’nden 4 KOBİ, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) ‘KOBİ’lerde Dönüşüm’ raporunda yer verdiği 24 firma arasında ülkemizin önde gelen firmalarından PMS Medikal’de yer aldı. İzmir Swiss Otel’de düzenlenen törende, 24 başarılı KOBİ’nin yöneticilerine başarı belgesi verildi. Başarı belgesini PMS Medikal’a Tüsiad Başkanı Arzuhan Yalçın Doğan verdi. “Küçük Firmaların Büyük Başarıları” TÜRKONFED Danışma Kurulu`nun aldığı karar uyarınca, `KOBİ`lerde Dönüşüm` raporunda yer alacak firmalar seçilirken; `büyüme`, `ihracat`, `teknoloji ve inovasyon`, `markalaşma` ve ‘katma değer ve kar’ performansları dikkate alındı. Başvuran firmalar arasından 78`i seçilerek iş yeri ve girişimci hakkındaki daha kapsamlı bilgi, anket yoluyla derlendi. Bunların arasından da 24 iş yeri seçilerek yüz yüze görüşme yapıldı. KOBİ’ler, TÜRKONFED üyesi federasyon ve derneklerin ön çalışmaları sayesinde rapord

DÜNYANIN EN BÜYÜK GÖZ HASTANESİ ANKARA'YA AÇILIYOR

Mart ayında Ankara’da hizmete açılacak olan hastaneleri hakkında Sağlık Dergisine konuşan Dünyagöz Hastaneleri Genel Müdür Yardımcısı Selin Yıldırım Peker, “Dünya’nın en büyük göz hastanesini Ankara’ya açıyoruz” dedi. 12 hastane ve kliniğe sahip Dünyagöz Hastanesi’nin1996 yılında temelleri atıldı. Avrupa’ya yatırım yapmış ilk Türk göz kuruluşu olan grup, başkentte 18 katlı ve 12 bin 500 metrekarelik dev alanda dünyanın en büyük göz hastanesini hizmete açıyor. Hastanede gözün her branşına özel dizayn edilmiş katlar bulunacak. VIP hizmetleri ile bölgede farkını hissettirecek Dünyagöz Hastanesi, tüm hastalarına dünya yemeklerinin sunulduğu restoranları, vale hizmeti, ücretsiz wireless internet erişimi ile özel hizmetin konforunu yaşatacak. Tır Kızılay’da Ankara Dünyagöz Hastanesi açılışı öncesi Kızılay Meydanında bir tırın bir hafta boyunca ücretsiz muayene hizmeti vereceğini belirten Dünyagöz Hastaneleri Genel Müdür Yardımcısı Selin Yıldırım Peker, bu alanda başarılı olmalarının en önem

DENEY YAPMANIN KOŞULLARI

Deney hayvanlarının gereksiz kullanımını önlemek amacıyla alınan önlemleri Sağlık Dergisine anlatan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilmi Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tekdemir, laboratuarın modernize edilişini ve verilen hizmetleri hakkında konuştu . Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deney Hayvanları Yetiştirme ve Araştırma Laboratuarı yapılan araştırmalara deney hayvanı sağlıyor. Çift koridorlu laboratuar, 6 adet hayvan odası, 3 adet postoperatif bakım odası, 2 adet operasyon odası, destek odaları, depolar ve idari bölümlerden oluşmaktadır. 1968 yılından bu yana hizmet veren laboratuarda 2006 yılında yapılan tadilatla modernize edildiğini belirten Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilmi Dalı Öğretim Üyesi ve Deney Hayvanları Laboratuarı Komisyon Başkanı Prof. Dr. İbrahim Tekdemir, Laboratuar hizmetlerinin laboratuar sorumlusu Uzm.Vet.Hekim Attila İşgören ve 4 personelce verildiğini söyledi Prof. Dr. İbrahim Tekdemir, odaların zeminlerini hijyenik epoksi

ÖKSÜZ KALMIŞ PERİFER HASTALIKLARI

Periferik damar cerrahisinin ihmal edildiğini ve bu konuda eğitim verilmesi gerektiğini belirten Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sadık Ersöz, televizyon programlarına para ödeyerek çıkan hekimlerin verdiği bilginin verimsizliğine dikkat çekti. Toplum sağlığını kötü etkileyen ve sıklıkla rastlanan periferik vasküler cerrahinin önemini konuştuğumuz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sadık Ersöz, kalp hastalığının çok sık gündeme geldiğini ancak, datalara bakıldığında venöz sistem hastalıkları ve perifer damar hastalıklarının kat ve kat daha fazla sıklıkla rastlandığını dile getirdi. “Arter ve ven hastalıkları toplumun genel sağlığını ve ömrünü, çalışma hayatını etkileyebilien ve uygun bir şekilde yaklaşılmadığında da çok yüksek maliyetli olabilen aslına bakıldığında ise öksüz kaldığı söylenebilecek bir hastalık grubudur. Yıllarca Kalp Damar Cerrahisi branşı altına yönlendirilmesine rağmen kardiyo

MEDİKAL SEKTÖR VE DOKTORLAR DİKKAT!

Biyomedikal Malzemeler alanında yaptıkları başarılı çalışmaları Sağlık Dergisine anlatan ODTÜ Biyoteknoloji Araştırma Birimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vasıf Hasırcı, deriden, korneaya birçok dokunun temelini oluşturan biyomalzemenin üretimine geçilebileceğini söyledi. Biyomedikal malzemeler, vücutta kısa veya uzun süreyle, hasarlı dokuların işlevlerini kısmen veya tümden desteklemek ya da tümden üstlenmek işlevini yapar. Metal, seramik, plastikler ve biyolojik polimerler bu görevi yerine getirmekte kullanılabiliyor. Biyomedikal ürünleri geliştirmeye çalışan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Biyolojik Bilimler Bölümü Biyoteknoloji Araştırma Birimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vasıf Hasırcı, ameliyat iplikleri, kalp kapakçıkları, stentler, ilaç salım sistemleri gibi çok çeşitli ürünler üzerinde uzun yıllardır çalışmalarını sürdürüyor. Doku Mühendisliği İle Yapılan Deri Doku mühendisliğiyle yara örtüsünü yaparken, derinin özelliklerini inceleyerek alternatifini yapmaya çalıştıklarını dile ge

KORONER KALP KRİZİ VE İNME’DE GEREKLİ TEST

Yapılan araştırmalara göre ; LP- PLA2 enzim seviyesi koroner arter ve inme hastalıklarının önceden belirlenmesinde yol gösterici oluyor. LP- PLA2 ( Lypoprotein Associated Phospholipase A2 ) enziminin vasküler spesifik bir İnflamatuvar enzim olarak, kalp krizi ve inme hastalıklarında bağımsız bir biomarker olduğu bildirildi. The American Journal Of Cardiyology dergisinin 16 Haziran 2008 tarihli vol 101 – 12A sayısında yayınlanan çalışmalara göre; Ani Kardiyak ölümlerinin yüzde 76’sı ve akut miyokard enfarktüsünün de yüzde 68’i hassas plaklar nedeniyle olduğu ve LP- PLA2 enziminin, bu hassas plakların oluşmasında, kırılganlaşmasında ve yırtılmasında başrol oynadığı saptanmıştır. The American Journal Of Cardiyology dergisinde yayınlanan araştırmaya göre: “Aterosklerozun inflamatuvar bir olay olduğu bilimsel bir gerçektir. Bu inflamatuvar olayın lezyon oluşumundan plak rüptürüne kadar aterosklerozun tüm gelişim sürecinde var olduğu gösterilmiştir. İnflamasyon öngörücüleri olarak bugüne kad

BİLİME KADRO VERİLMİYOR

Ülkemizde bilime verilmesi gereken önemin verilmediğini dile getiren Biyologlar Birliği Derneğinin Başkanı Kadir Sorucuoğlu yaptığı açıklamada, biyolojik zenginliklerimizin kaçırıldığını ve bunun önüne geçmek için bilime gereken değerin verilmesi gerektiğini kaydetti. Biyologlar Birliği Derneği Başkanı Kadir Sorucuoğlu yaptığı basın açıklamada, “Son günlerde dikkatimizi çeken bir konu var. Sürekli İsrail malları boykot edilmeye çağrılıyor. Bizler bu çağrı için çok geç kalındığını düşünüyoruz ve sadece İsrail değil tüm yabancı ürünleri boykot etmeye çağırıyoruz. Çünkü bizler, 1974 de kıbrısdaki masum soydaşlarımızı kurtarmaya giderken bize ambargo koyanları unutmamalıyız. Öncelikli olarak yerli malları kullanmalı ve insanları bu konuda uyarmalıyız. İsrailin bugün filistine yapmaya çalıştığı soykırım bizlere yüzyıllardır uygulanmaya çalışılmaktadır hem de çok farklı milletlerce. Öyleyse bizler de başkalarını değil ülkemizi kalkındırmaya çalışmalı bu ülkenin zenginliklerine sahip çıkmalı

ANKARA TIP, ALACAKLI FİRMALARI SEVİNDİRDİ

Uzun zamandır alacaklarını bekleyen firmaları sevindirecek açıklamayı, Sağlık Dergisine yapan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten, ödeyecekleri borçların planlamasını yaptıklarını ve ödemeye başladıklarının müjdesini verdi. Göreve 12 Kasım tarihinde başlayan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten, ilk iş olarak uzun yıllardır biriken borçları ödemeye başladı. Medikal firmaların alacaklarını alamadıklarından yakınmalarının son bulacağının açıklayan Prof. Dr. Ökten, 35 trilyona yakın borç ödediklerini ve diğer borçlarının kapatılacağını ifade etti. Prof. Dr. Ökten, “2006 yılı Temmuz ayı itibariyle 2007 Mayıs’a kadar olan borçları ödedik. 27 aylık borç çizelgesi şimdi 19 aya kadar düştü. 2009 yılı bitmeden, 2007 yılı borçları bitecek ve 2008 yılının borçların ödemeye başlamış olacağız. Hedefimiz 2010 yılında da en az 2-3 ay geriden takip edebilmektir” dedi. “Yeni cihazlar almaya başladık” Göreve geldiğinde eczanede ilaç açığı olduğunu ka

AKROMEGALİ FARKETTİRMEDEN YAŞAM SÜRESİNİ KISALTIYOR

Hekimlerin de bazen fark edemediği akromegali, geciken teşhis ile hastaların yaşam sürelerini kısaltıyor. Erişkin yaş grubunda, fark edilmeden ilerleyen ve vücutta büyümeye neden olan akromegalinin asıl nedeni büyüme hormonunun (growth hormon-GH) aşırı salgılanmasıdır. Türkiye’de yaklaşık 4 bin 200 akromegali hastası olduğunun tahmin edildiğini dile getiren Hacettepe Tıp Fakültesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Ünitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Tomris Erbaş, hastalığın başlaması ile tanı arasında geçen sürenin yaklaşık 8-10 yıla kadar uzadığını belirtti. Hastaların kendilerinde olan değişikliği fark edemediklerini kaydeden Prof. Dr. Erbaş, hastalarda el ve ayaklarda büyüme, yüz kemiklerinde genişleme, burun ve çenede büyüme, başağrısı, aşırı terleme ve horlamanın hastalığın tipik belirtileri arasında yer aldığını ifade etti. Hastaların genellikle ekstremitelerindeki büyümenin hastalık belirtisi olduğunun farkında olmadıklarını ve tanıdan önce pek çok farklı branşlara başvurduklarını vurg

YERLİ ÜRETİM DESTEKLENMELİ

1960’tan bu yana gelişerek kalitesini arttıran Ağaoğlu Medikal Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Halil Ağaoğlu, üretici firmaların yaşadığı zorluklar hakkında Sağlık Dergisi’ne bilgi verdi. Sağlık hizmetleriyle tanınan Ağaoğlu Medikal Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Halil Ağaoğlu, ülkemizde hastanelerin, medikal ürün alımlarında kaliteye bakılmaksızın gerçekleştiğini kaydetti. Çin’de üretilen ürünlerin ülkemize gelmesine aracılık eden AB ülkelerinin, AB uyum yasası aracılığıyla aleyhimize kullanılmasına neden olduğuna dikkat çeken Ağaoğlu, gümrük mevzuat eksikliklerinden ve Dünya Ticaret Anlaşmasından kaynaklanan açıkların bu durumu oluşturduğunu belirtti. AB ülkelerinin Çin ürünlerini destekleyen tutumu olduğunu dile getiren Ağaoğlu, AB ülkelerinden ithal edilen ürünlerin, aslında Çin malları olduğunu ve AB ürünü gibi ülkemize girmesine yol açtığını vurguladı. AB uyum yasasının gerekli denetimleri ortadan kaldırdığını vurgulayan Ağaoğlu, Türkiye’deki 3. dünya ülkelerinden ülkemize giren tıbb