Ana içeriğe atla

İNTERNETTEN İLAÇ ALMAYIN

Sağlık Bakanlığı, ünlü isimlerin internet ortamında ürün tanıtımlarında isimlerinin kullanılarak halkın yanlış bilgilendirilmesinin önüne geçmek amacıyla harekete geçti. Bakanlık, internette ürün tanıtımlarında yer alan ünlülere gönderilmek üzere mektup hazırladı. Ünlüleri yasal ürünler için özenli olmaya, isimlerinin sahtekarlıkla kullanıldığı durumlar için de müdahale etmeleri istenecek. 

Sağlık alanında uygun olmayan ve istismar amacı taşıyan ilaç, cihaz, sağlık vaatli ürünler, kozmetik gibi ürünlerin pazarlanmasının önlenmesi amacıyla düzenlendi. Tüketiciyi Yanıltıcı Reklam, Pazarlama ve Satışlarla Etkin Mücadele Çalıştayı’ında sorun iletişim ve hukuk yönünden ele alınırken, özellikle bu tür ürünlerde ismi kullanılan ünlülerin de dikkatli olması gerekliliğine dikkat çekildi.

 Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) Başkanı Hakkı Gürsöz, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, ilaç, tıbbi cihaz ve kozmetik ürünler grubunda düzenleyici ve denetleyici görevi yerine getirdiklerini söyledi. 

2 milyar 100 milyon kutu ilaç tükettik
“Geçtiğimiz yıl 2 milyar 100 milyon kutu ilaç tükettik. Nüfusumuzu bölecek olursak, yıl boyunca kişi başı 26 kutu ilaç tüketiyoruz” diyen Gürsöz, şunları söyledi: “Kamunun yılda yaklaşık 23 milyar liraya varan ilaç harcaması var. Cepten yapılan ilaç harcamaları, yatan hasta harcamaları ile beraber bu rakam 25 milyar Türk lirasına ulaşıyor. Bunun üzerine kozmetik ve tıbbi cihazı da eklediğimiz zaman 40 milyar liralık bir pazar büyüklüğü karşımıza çıkıyor.”

Tıbbi cihazların da sağlık hizmeti sunumunda çok önemli araçlar olduğunu vurgulayan Gürsöz, sistemde kayıtlı 5 milyon farklı türde tıbbi cihaz malzemesi olduğunu bildirdi. 

İlacın klinik çalışmalarından üretimi, taşınması, depolanması ve eczanelerde satılmasına kadar her adımı kontrol ettiklerini belirten Gürsöz, tıbbi cihaz ve kozmetikte de aynı ilaç gibi üretim yerlerinin denetiminden her aşamasının kontrolüne doğru gidildiğini söyledi.

İlacın çok sıkı denetim ve kontrol altına alınması ile tedarik zincirini yüzde yüz güvence altına aldıklarını belirten Gürsöz, " Üretiminden hastaya ulaşana kadar bizim tedarik zincirimiz yüzde yüz güvenli diyebiliyoruz. Bunu rahatlıkta konuşabilen dünyadaki yegane ülkeyiz. Biz bu kadar sıkı takip etmeye başlayınca normal mecranın dışına çıktı ve internet ortamına kaydı. Biz mücadele ediyoruz ama başkaları da boş durmuyor, onlar da çalışıyor. 40 milyar liralık bir pazar büyüklüğü olunca, birilerinin de iştahını kabartıyor. Bu kadar büyük bir çekim alanı oluşturuyor. Normal yolu güvenli hale getirdik, kapattık ama internet üzerine kaydı” dedi.  

2016 yılında bin 309 siteye erişim engellendi
Belli ürünlerin, kaçakçıların gözdesi haline geldiğini dile getiren Gürsöz, kaçak yollarla yurt dışına götürülüp uyuşturucu tacirlerince kullanılan ürünler bulunduğunu söyledi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, emniyet ve savcılıkların da iş birliği ile bu konuda da etkin bir mücadele yürüttüklerini bildiren Gürsöz, internet üzerindeki suçun önem kazandığını belirterek şu bilgileri verdi: "İlaçta şu anda bizim mücadele anlamında normal tedarik zinciri ile bir sıkıntımız yok. İnternet yolunu tıkamamız gerekiyor. 2016 yılı içerisinde internet üzerinden ilaç sattıklarını tespit ettiğimiz bin 309 siteye erişimi engelledik. 209 internet sitesi hakkında da cumhuriyet savcılıklarımıza suç duyurusunda bulunmuşuz. Tıbbı cihaz ve kozmetikte ise etkin piyasa denetimi ve gözetimi yapmaya çalışıyoruz. Denetim ekiplerimiz sürekli sahadan çuvallar dolusu numuneyle dönüyor. Onların analizlerini yapıyoruz. Eğer güvensiz bulursak derhal toplatıyoruz. Piyasa denetimimiz geçen yıl zirveye ulaştı ve bu yıl onun da üzerine çıkmayı hedefliyoruz. Güvensiz ürünlerden piyasamızı, alanımızı temizleyene kadar mücadele bitmeyecek."

 “Bir şeyi iyileştirir, sizi bundan korur, tedavi eder, her derde deva”
TİTCK Başkanı Gürsöz, 663 sayılı kanun hükmünde kararname (KHK) ile sağlık beyanlı ürünlere ilişkin denetim görevinin de kurumlarına verildiğini hatırlattı. 
İlaç dışındaki ürünlerin yanıltıcı sağlık vaadi içerecek şekilde satılmasının da suç olduğunu belirten Gürsöz, bu kapsamda yürütülen çalışmalarla suistimal gördükleri 5 bin 56 sitenin kapatıldığını açıkladı. "Bir şeyi iyileştirir, sizi bundan korur, tedavi eder, her derde deva" şeklinde beyanların, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun alanına girdiğini ve bu bilgilerin halkı yanıltıcı bir sağlık beyanı anlamına geldiğini ifade eden Gürsöz “Bizim mücadelemizin en yoğun sürdüğü yer burasıdır. Herkes hekimlik iddiasında. ‘Benim bu ürünüm şunu düzeltir, tedavi eder, her derde devadır’ sloganlarıyla reklam yapan 5 bin 56 internet sitesine erişimi engelledik. İki yıl önceye gidin, internette bunların reklamından geçilmezdi” dedi.
Saç dökülmesini önleyen ve kilo verdirici ürün reklamlarına dikkat edin
Erkekler ve kadınlar için de bazı reklamların istismar alanı oluşturduğunu vurgulayan Gürsöz, saç dökülmesini önleyen, cinsel içerikli ve kilo verdirici ürünlere ilişkin reklamların bunlar arasında yer aldığını söyledi. 

Türk Eczacıları Birliğinin (TEB) desteği ile müşteri kılığına girerek sağlık beyanlı yanıltıcı reklam yapan sitelerden sipariş verdiklerini kaydeden Gürsöz, "Ürün siparişleri verdik ve gelen ürünleri inceledik. O ürünleri satanlar hakkında gerekli işlemleri yaptık. 5 bin 56 siteyi kapattık. 138 kişi ve internet sitesi hakkında cumhuriyet savcılıklarımıza suç duyurusunda bulunduk" şeklinde konuştu. 

"Her derde deva" suistimalleri
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Fatma Meriç Yılmaz da konuşmasında  internet ortamı ve televizyon kanallarında "her derde deva" olduğu öne sürülen ürünlerin reklamıyla sağlığın sıkça suistimal edildiğini söyledi. Yılmaz, "Bu ürünlerin satılmasında çok ciddi problemler var. Bunlardan bir tanesi şu, tüketiciyi siz bilgi eksikliğinden ve tecrübesizliğinden faydalanarak suistimal ediyorsunuz, haksız kazanç elde ediyorsunuz. Bunların yanında en önemlisi sağlığı ile ilgili kendisinin bilmediği riskleri ortama taşımış oluyorsunuz" şeklinde konuştu. 

Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selahaddin Menteş de suçun işlenmeden önlenmesine yönelik çabaların da önemli olduğunu belirterek, suçla mücadeleyle ilgili aşamada da savcılara yönelik bilgilendirme çalışmaları yapıldığını kaydetti. Menteş, çalıştay sonrasında, mevzuattan kaynaklanan sorunlar varsa bunları da tespit edebilme şansı bulacaklarını ve eksikliklerin giderileceğini kaydetti. 

Ünlülere mektup gönderilecek
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Kozmetik Denetim Daire Başkanı Sevil Azak Sungur ise konuşmasında,  2016 yılında bin 198 ürünün denetlendiğini belirterek, denetlenen ürünlerden 213'ünün uygun, 606'sının düzenlemeye aykırı, 363'ünün ise güvensiz olduğunun tespit edildiğini söyledi. Parfüm, fondoten, maskara, sabun, tüy dökücü krem, salyangoz özlü krem, gül suyu, masaj kremi ve yüz maskelerinin en çok taklit edilen ürünler arasında yer aldığını ifade eden Sungur, taklit ürün üreten firmalara toplam 869 bin 871 TL idari para cezası uygulandığını bildirdi. Sungur, sağlık beyanlı yanıltıcı reklam yapan 5 televizyon kanalı hakkında da kapatma isteminde bulunduklarını söyledi.  

Halkı bilinçlendirmek amacıyla 18 milyon kişiye mesaj gönderildiğini kaydeden Sungur, "İnternet ortamında ürün tanıtımlarında ismi kullanılan ünlülere göndermek üzere mektup hazırladık." dedi.

Sungur, zayıflama ürünlerinin tanıtımında isimleri yer alan ünlülere birer mektup göndererek, dikkatli ve özenli davranmalarını isteyeceklerini; isimleri, kendilerinin bilgisi dışında kullanılıyorsa da şikayet etmelerini isteyeceklerini belirtti.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge