Ana içeriğe atla

BALIKESİR, YOĞUN BAKIMDA İDDİALI

4 ventilatör ve 10 yatakla Yoğun bakım bölümü ile çalışırken, 20 ventilatör ve 20 yatak kapasitesine taşıdıklarını belirten Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Sorumlusu Doç. Dr. Erden Erol Ünlüer, hedeflerinin 70 yataklı yoğun bakım ünitesi olduğunu söyledi.

1986 yılında Marmara Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra, 1995 yılında Giresun Devlet Hastanesi’nde mecburi hizmetimi tamamlayan Doç. Dr. Erden Erol Ünlüer, 1995 yılında Acil Tıp ihtisasını tamamladıktan sonra, 1998 yılında USA Michigan State Üniversitesi Mount Clements General Hospital’de çalıştı. Bu sürecin ardından tekrar üniversiteye dönüp 2005 yılında doçentlik unvanını aldı. 2006 yılında kendi isteği ile Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesi’ne tayin oldu. Şuan hala Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesi Yoğun Bakım, acil servis sorumluluğu ve baştabip yardımcılığı görevlerini sürdürmekte olan Doç. Dr. Ünlüer, “İki sene önce yoğun bakımın sorumluluğunu aldığımda hem teknolojik altyapı olarak hem de yardımcı sağlık personelinin eğitim durumunda belirgin derecede bir eksiklik bulunmaktaydı. Israrla ve azimle her hafta aralıksız eğitimlerimizle öncelikle sağlık personelinin bilgi düzeyini arttırdım. Tabii ki bu indirekt olarak hasta bakım kalitesine yansıdı ve oldukça üst düzey sayılabilecek bir ekip çalışmasıyla hastalarımızdan olumlu sonuçlar elde etmeye başladık. Bu başarılarımız üst yönetimin dikkatini çekince yoğun bakıma teknolojik yatırımlar artmaya başladı. Bu yatırımlar, ekip çalışması ve hasta üzerinde olumlu yansımalar pozitif etkilemeye başlayınca daha da büyümeye başladık. 4 ventilatör ve 10 yatakla başladığımız maceramız, 20 ventilatör, 20 yatakla devam ediyor. Bu arada hedeflediğimiz yatak sayısının 70 olduğunu da belirtmek isterim. Yoğun bakımımızda 26 hemşire 1 sorumlu hekim ve 11 hizmetli personel ile çalışmalarımızı sürdürmekteyiz” dedi.


Teknolojinin Yanı Sıra Yetişmiş Personel
Doç.Dr. Ünlüer, dünya standartları ile yarışabilecek bir yoğun bakıma sahip olduklarını dile getirerek, “Mesela bizim yoğun bakımızda hastalarımızın ayrı ayrı endtidal karbondioksit monitörizasyonu dahil olmak üzere, pulmoner kapiller basınçları, kardiyak debi ölçümleri gibi bütün invaziv (girişimsel) monitörizasyonu yapılabilmektedir” şeklinde konuştu. Ünlüer, diğer yoğun bakım standart tedavilerinde olduğu gibi parenteral ve enteral beslenmeler, yara bakımları, enfeksiyon kontrolleri, invaziv ve noninvaziv ventilasyon gibi standart uygulamaları da yaptıklarını sözlerine ekledi. Ultrasonografi cihazı ile hasta bakım kalitesini üst düzeye çıkardıklarını, kısa zaman içinde sadece yoğun bakımda kullanmak üzere taşınabilir ekokardiyografi, diyaliz cihazı ve EEG cihazı almayı düşündüklerini ileten Doç. Dr. Ünlüer, bu arada hasta ısıtma sistemlerinin de alım projeleri içinde olduğunu belirtti.

Hekim olarak hem bilimsel hem de teknolojik ilerlemeleri yakından takip edilmesinin gerekliliğinin üzerinde duran Doç. Dr. Ünlüer, “Örnek vermek gerekirse, göreve başladığımız zaman elimizde 4 adet transport ventilatörü cihazımız bulunmaktaydı, bunun yanında hasta başı ünitlerinde bulunan monitörler sadece EKG cihazı olarak kullanılmaktaydı. Bu durumda çok sıklıkla donanımımız yeterli olmadığından, diğer merkezlere hasta sevk sayımızda doğal olarak fazlaydı. Hastaların bu donanımsız ventilatörden ayrılma oranlarımızda düşüktü. Yeni cihazlarımızla birlikte hastaları mekanik ventilatörden ayırma oranımız yüzde seksenlere ulaştı. Monitörlerimizde invaziv basınç izlemleri başlatarak, hastalarımızı ileri teknolojilerle takip etmeye başladık” şeklinde konuştu. Teknolojiye ek olarak yardımcı sağlık personelinin yeni teknolojiye alışma evresinde eğitimlere önem vererek, öncelikle teorik daha sonra hasta başı pratik eğitimler düzenlediklerini kaydeden Doç. Dr. Ünlüer, “Yeni cihaz alırken öncelikle servis altyapısı, cihazın kolay kullanılabilirliği, üstün özelliklerinin olması ve en önemlisi hastanın iyileşme sürecine katkıda bulunabilmesi ayrıntılı olarak düşünülmelidir. Hem bahsettiğim özellikleri olması hem de fiyat avantajı ile aldığımız örneğin Taema Extend Xt ventilatörlerimiz ile standartlarımızın kalitesini arttırdığımızı düşünüyorum” dedi.


İnme Tedavisi
Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesi olarak yoğun bakımda sadece ağır hastaların yattığı ve bakım hizmeti aldığı yerler olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Ünlüer, yoğun bakım dışında farklı psikolojik çöküntü içerisinde olan çok sayıda hasta yakının olduğuna dikkat çekti. Yoğun bakımda yatan hasta yakınlarına hizmet veren psikososyal destek ünitesi kurduklarını, hasta yakınlarına bu ünitede bir psikolog ve sosyal hizmetler uzmanı tarafından destek vermeye başladıklarını ifade eden Doç. Dr. Ünlüer, bu uygulamanın sonuçlarını 6 ay içinde bakanlığa sunacaklarını belirtti.
Tıkayıcı damar hastalığına bağlı inme geçiren hastalarda açıcı tedavi denilen trombolitik tedaviyi uyguladıklarını ifade eden Doç. Dr. Ünlüer, “İnme takımımız yoğun bakımımızda benimde dahil olduğum, nörolog ve kardiyolog doktorumuz tarafından aktif halde çalışmaktadır ve uygun hastalar felç geçirdikten sonra bu tedavi ile felçli durumu düzeltilip normal hayata kazandırılmaktadır” şeklinde konuştu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge