Ana içeriğe atla

SOFRALARA ÇİÇEK AÇTIRAN JİNEKOLOG

SAĞLIK VE HOBİ
 
Hem jinekolog hem genel cerrahi uzmanı olan Op. Dr. Ebru Zülfikaroğlu, hobisi ile hem çok zevkli ve eğlenceli sofralar tasarlarken hem de profesyonel düzeyde fotoğraf çekimleri ile sosyal medyada ilgiyle takip ediliyor.
 
Hayatın koşturmacası içerisinde yaşadığımız anların güzelliğini unutuyoruz. Bu süreçte de ilham veren sosyal medya hesaplarını takip ettiğimizde enerjimiz yükseliyor. Mutfakta çiçek açtıran ve paylaşımları ile pozitif enerji vererek merakla takip edilen Op. Dr. Ebru Zülfikaroğlu, “Anı yaşamak ve her günü en güzel günümüz gibi yaşamak kendimize yapacağımız en büyük yatırım diye düşünüyorum” diyor.
 
Hobisinin mesleğine ve hayatına olan katkısını anlatan Op. Dr. Ebru Zülfikaroğlu, soruları yanıtladı.
 
Hobiniz nedir ve ne kadar süredir yapıyorsunuz?
Fotoğraf çekmek en büyük hobilerimden biridir. Kendimi bildim bileli çok keyif alarak uyguluyorum.
 
Hobinizin mesleğinize katkısı oluyor mu?
Jinekoloğum ve spesifik uzmanlık alanım genital estetik yani estetik kaygılar taşıyan hastalarımın sorunlarına cevap buluyorum. Bu açıdan bakacak olursak fotoğrafçılık da görselliğin ön planda olduğu bir hobi bu anlamda kesinlikle pozitif etkilenmeler oluyor.
 
Neden bu hobiyi seçtiniz?
Açıkçası bu hobiyi seçmedim zaman içinde kendiliğinden kendini ön plana çıkardı ve benim için tutku haline dönüştü.
 
 
Yaptığınız hobi size ne hissettiriyor?
Çok keyif alıyorum ve derin bir tutkuyla yapıyorum. Yaşama enerjimin arttığını söyleyebilirim ve bir tür kişisel terapi uygulaması olarak görüyorum.
 
Bu kadar zevkli konseptler oluşturmak için neler önerirsiniz?
Aslında bu konseptler benim görsel hafızamın kendini ifade şekli olarak yorumlayabiliriz. Hayatta zaman içinde deneyimlediğim pek çok şeyin bir fotoğrafa dökülmüş hali. Tabi en önemli detay kullandığınız ürünlerin ortak bir mesajını yakalamak gerekir. Sonraki detaylar kendiliğinden ortaya çıkıyor zaten.  
 
 
Sizin için mutfakta olmazsa olmazlar nelerdir?
Tabi ki sevgi. Küçük bir oğlum var ve ona en keyifli aile ortamını yaratma çabasındayım. İnsanın çocukluk dönemi son derece önemli. Bu anlamda mutfakta geçirdiğiniz her sevgi dolu saat de bu döneme en güzel katkıyı oluşturacaktır.
 
Bir gün önceden mi sofra düzenine karar veriyorsunuz, yoksa sabah kalktığınız da içinizden geldiği gibi mi düzenliyorsunuz?
Çoğu zaman sabah kalktığımda üzerimdeki enerjiyle anlık oluşuyor. Enerjisi günün erken saatlerinde daha yüksek olan bir insanım. Her sabah mutlaka pilates ve kardiyo da yaparım. Çoğu zaman spor yaparken sofra düzeni de kafamda şekilleniyor desem doğru olur.
 
 
Sofra tasarımlarınız için ilham alıyor musunuz?
Dekorasyon ve modaya oldum olası çok ilgiliyimdir. Aslında bunların her biri birbiriyle ilintili birini diğerinden kolay kolay ayıramayacağınız konular. Kahvaltı da benim için en önemli öğünlerden biri. Gün içindeki yüksek enerji ve tempomu kahvaltı sayesinde oluşturabiliyorum.  Bu dataları bir araya getirdiğimizde bu sofraları o günkü kendimi ifade etme şeklim olarak yorumlayabiliriz.
 
Aynı takımı birden çok farklı şekilde sunum için kullanıyorsunuz ve her seferinde sanki başka bir takımmış gibi duruyor. Bu işin sırrı nedir?
Çok dikkatlisiniz ve çok iyi gözlem yapıyorsunuz Esra Hanım. Kullandığım her ürünün belli bir enerjisi var çoğu zaman vintage, etnik, pastel ve eğlenceli sempatik ürünler olarak sınıflandırabilirim. Kullandığım farklı ama küçük bir detay tüm fotoğrafın verdiği imajı kolayca değiştirebiliyor. Bunları yakalamak da benim için çok keyifli bir ayrıntı gerçekten.
 
 
En çok dikkat ettiğiniz sunum detayı nedir?
Sunumda kullandığım ürünlerin ortak renk ve enerjileri olmasına özen gösteririm. Sadece renkleri uysa da son derece uyumsuz olabilen pek çok ürün olabiliyor.    
 
Özellikle hafta içi en sık atlanan ya da ayaküstü geçiştirilen öğün olan kahvaltı için yoğun iş temponuzda nasıl vakit buluyorsunuz? Bu konuda tavsiyeleriniz nelerdir?
Kahvaltı benim olmazsa olmazımdır. Bir inşaatın temeli ne kadar önemliyse kahvaltı da günümü şekillendirmek için en önemli temeldir benim için. Hayata oldukça pozitif bakan bir insanım ve herkese ve her şeye nasıl güzel enerjiyle yaklaşırsanız aynı enerjiyle geri dönüş olduğunu bilen bir insanım. Anı yaşamak ve her günü en güzel günümüz gibi yaşamak kendimize yapacağımız en büyük yatırım diye düşünüyorum. Kahvaltıyı da o yüzden o gününüze yapacağınız en güzel yatırım olarak görüyorum.
 
 
İnsan hobisini bile nasıl bu kadar mükemmel bir şekilde hayata geçirip  ve istikrarlı şekilde sürdürür?
Tabi burada Instagram’da binlerce insana ulaşmanın verdiği bir durum da söz konusu. Onların da paylaştığım sunumlarıma yorumları gün içindeki enerjimi daha da yükseltmeme neden oluyor ve beni çok mutlu ediyor. Gün içinde beni besleyen bir süreç gelişmiş oluyor. Bu da böyle bir istikrar oluşmasına zemin hazırlıyor.
 
 
Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1971’de Mut’da doğdum. 1989’da TED Ankara Kolejini, 1995’de Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdim. 2001’de Numune Hastanesinde Genel Cerrahi Uzmanlığını, 2004’de Zekai Tahir Burak Hastanesinde Kadın Doğum Uzmanlığını aldım. 2001- 2002 yıllarında Yale Üniversitesi Reprodüktif Endokrinoloji ünitesinde ‘İmplantasyonda HOX A10 genin ekspresyonu’ ile ilgili moleküler düzeyde çalışmalarda bulundum.
 
 Zekai Tahir Burak Hastanesinde Perinatoloji (Yüksek Riskli Gebelik), İnfertilite (Kısırlık), IVF (Tüp Bebek), Menopoz, Jinekoloji ve Endoskopik Cerrahi ünitelerinde çalıştım. 2009- 2010 yıllarında CISED’in eğitim programına katılarak Cinsel Terapist oldum. Genel Cerrahi uzmanı Doçent Dr. Barış Zülfikaroğlu ile evliyim. Can adında bir oğlum var. Halen Ankara’da kendi kliniğimde hastalarıma hizmet veriyorum.  
https://instagram.com/ebruzulfikaroglu/
 
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge