Ana içeriğe atla

"DÜNYADA 371 MİLYONDAN FAZLA DİYABETLİ VAR"

Novartis desteğiyle Türkiye’ye gelen Barselona Biyomedikal Araştırmalar Enstitüsü (IDIBAPS) Diyabet ve Kardiyovasküler Hastalıklar Araştırma Bölümü Başkanı Prof. Dr. Antonio Ceriello, Dünya üzerinde 371 milyondan fazla diyabetli bulunduğunu belirtti.

 Barselona Biyomedikal Araştırmalar Enstitüsü (IDIBAPS) Diyabet ve Kardiyovasküler Hastalıklar Araştırma Bölümü Başkanı Prof. Dr. Antonio Ceriello, Novartis tarafından düzenlenen basın toplantısında; günümüzün en önemli ve yaygın hastalıklarından biri olan diyabet ile ilgili bilgi ve deneyimlerini paylaştı. Prof. Dr. Ceriello, hastalıkla ilgili günümüzdeki gelişmeler hakkında detaylı bir sunum yaptı. 

“471 Milyar Dolardan Fazla Diyabet Sağlık Bakımı için Harcanıyor”
Dünya Diyabet Federasyonu’nun 2012 verilerine göre dünyada 371 milyondan fazla diyabetli bulunduğuna ve her ülkede diyabetli birey sayısının artmakta olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Antonio Ceriello, 471 milyar dolardan fazla diyabet sağlık bakımı için harcandığını belirtti. Prof. Dr. Ceriello ayrıca 4.8 milyon kişinin diyabet nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade etti. 

“Son 10 Yılda Türkiye’de Diyabetli Birey Sayısı Yüzde 90 Arttı”
Toplantıda Türkiye verilerine de dikkat çeken Prof. Dr. Ceriello, ülkemizdeki diyabetli birey sayısının son 10 yılda yüzde 90 arttığına işaret etti. 

“Diyabetlilerde Kalp Krizi Riski 2 Kat Yükseliyor”
Prof. Dr. Ceriello konu hakkında şunları söyledi: “Diyabet çok farklı sistem ve organlar üzerinde ciddi hasarların oluşmasına neden olan bir rahatsızlık. Örneğin diyabet hastalığına bağlı olarak, görmeyi sağlayan sinir tabakası olan retinadaki kılcal damarların etkilenmesiyle ortaya çıkan hasarın dünyada 2,5 milyon kişiyi etkilediği tahmin ediliyor. Diyabet hastalığında kalp krizi riski 2 kat yüksek olurken, böbrek yetmezliği, diyabete bağlı ölümlerin yüzde 10-20’sinden sorumlu. Diyabete bağlı kan glukoz düzeyi yüksekliğinin ise zamanla vücutta damar hasarı oluşturarak çeşitli diyabetik hasarlara neden olduğu biliniyor.”

Diyabet Nedir?
Diyabet hastalığı, pankreasın yeterli insülin üretememesi veya vücudun ürettiği insülini etkili bir şekilde kullanamaması sonucu oluşmaktadır. Diyabet ömür boyu devam eden kronik bir hastalıktır. Normal metabolizmada besinler, vücudun başlıca yakıtı olan glukoza (şeker) dönüşmek üzere bağırsaklarımızda parçalanmaktadır. Daha sonra glukoz bağırsaklardan kana geçmekte ve kandaki şeker düzeyini yükseltmeye başlamaktadır. Sağlıklı bireylerde kana geçen glukoz pankreastan salgılanan insülin hormonu yardımıyla hücrelerin içine taşınır. İnsülin hormonunun vücutta olmaması ya da etkisinin bozulmuş olması durumunda, şeker hücrenin içine taşınamayacağı için, glukoz kanda artarak şeker hastalığı denilen kan şekeri yükselmesi (Hiperglisemi) durumu meydana gelmektedir.

Doğru, etik ve tarafsız haberciliğin adresi Med-Index : www.med-index.com Mutlaka ziyaret edin!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge