Ana içeriğe atla

85 BİN APANDİSİT AMELİYATININ YÜZDE KAÇI GEREKSİZ?

Türkiye'de geçen yıl 85 bin 350 apandisit ameliyatının yapıldığını açıklayan Atatürk Eğitim ve Araştırması Patoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gülnur Güler, Performans sisteminin gereksiz apandisit ameliyatlarına neden olup olmadığını araştırdıklarını belirtti.

Performans sisteminin gereksiz apandisit ameliyatlarına neden olup olmadığını araştırmak için Etlik İhtisas Hastanesinden Doç. Dr. Mehmet Kılıç'la birlikte bir çalışma yaptıklarını anlatan Atatürk Eğitim ve Araştırması Patoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gülnur Güler, " Türkiye'de geçen yıl 85 bin 350 apandesit ameliyatı yapıldı. 42 hastaneden apandisit patoloji raporlarını aldık. 3 bin 437 hastanın raporunu inceledik. Buna göre sadece yüzde 14.7'sinin negatif apendektomi, yani gereksiz apandisit ameliyatı yapıldığı belirlendi. Dünyada da bu oran yüzde 15. Ülkemizde bunun makul sınırlar içinde olduğu görüldü" dedi.

“42 Hastanenin 29'u Devlet Hastaneleri, 7'si Özel Hastane, 6'sı Da Üniversite Hastanesi”
Hastanelere göre araştırma sonuçlarını açıklayan Doç. Dr. Mehmet Kılıç, şöyle konuştu: "42 hastanenin 29'u devlet hastaneleri, 7'si özel hastane, 6'sı da üniversite hastanesi. Devlet hastanelerinde negatif apendektomi oranı yüzde 13, üniversite hastanelerinde yüzde 18.5, özel hastanelerde ise bu oran yüzde 20.8.”

“Yüzde 100 Kesin Tanı Mümkün Değil”
Gereksiz apandisit ameliyatının nedenlerinden birinin hiçbir şekilde yüzde 100 tanının konulamaması olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kılıç, "Hasta şikayetleri dinleniyor, tahlil ve tetkikler yapılıyor ancak yine de yüzde 100 kesin tanı koyulamıyor. Gereksiz apandisit ameliyatların patoloji sonuçlarının bazılarından tümör, parazit çıktı" dedi.

Kadınlarda Daha Fazla
Doç. Dr. Mehmet Kılıç, gereksiz apandisit ameliyat oranının üreme çağındaki kadınlarda daha fazla olduğunu söyledi. Tüm dünyada da durumun böyle olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kılıç, bunun nedeni olarak da kadın hastalıklarındaki sorunların tanıyı zorlaştırmasını gösterdi. Doç. Dr. Kılıç ve Prof. Dr. Güler, araştırma sonuçlarından performans sisteminin gereksiz apandisit ameliyatına neden olmadığını sonucunun çıktığını aktardı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...