Ana içeriğe atla

KALP DAMAR CERRAHİSİNDE STANDART

Kalp Damar Cerrahisi Derneği adına “uzmanlık eğitiminde standart getirilmesi” çalışmalarını sürdüren Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tümer Çorapçıoğlu, konu hakkında Sağlık Dergisi’ne bilgi verdi.

Uzun yıllardır başarılı operasyonlara imza atan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tümer Çorapçıoğlu, cerrahinin ana gövdesi üzerinde dallarının oluşması için müfredatın oluşturulacağını kaydetti. Ülkemizde merkezlerin denetlenmesinin önemini vurgulayarak, mezunları Bord sınavına tabii tutmak gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Çorapcıoğlu, kalp kapağı hastalığının ulusal problemimiz olduğunu, yurt dışında bu hastalıklara ender rastalandığını vurguladı.

BORD Sınavı & Uems
Kalp Damar Cerrahisi Derneği adına yapılan bu çalışmalar ile asistanların eğitimini standart hale getirileceklerini kaydeden Prof. Dr. Çorapcıoğlu, kalp cerrahisi asistanlık ve uzmanlık eğitiminin bir standart çerçevesinde BORD sınavına yönelik hazırlanacağını dile getirdi. Dernek tarafından gerçekleştirilecek sınav hakkında Prof. Dr. Çorapcıoğlu şöyle konuştu:“Hangi bilgi hedefinin ve beceri hedefinin müfredatta yer alması tartışılmalı ve asistan karnesi hazırlanması için ne derecede önemli olduğu bilinmelidir. Kalp ve damar cerrahisi uzmanının yalnız başına neyi yapabileceğini, neyi bilmesi gerektiğini çok iyi kategorize edilmelidir. Yüzde 40’ı uluslar arası standartlar ve eğitim veren kurumun kendi misyonu çerçevesinde değişiklik gösterecek şekilde çekirdek müfredat hazırlanmalıdır. Her bir uzmanlık öğrencisinin neyi ne kadar bilmesi gerektiğinin standardı yok. Avrupa Uzmanlıklar Derneği yani Uems’de altı tane ana başlık yer alıyor. Bu 6 ana başlığın içerisinde ‘Kime uzmanlık eğitimi vermelidir?’, ‘Hangi standartlara sahip olmalıdır?’ gibi önemli kriterler yer alıyor.”

Standartlar Neler Olmalı?
Avrupa’da yaşayanlarda damar ve konjenitel hastalıkların daha sık görüldüğünü belirten Prof. Dr. Çorapcıoğlu, “Ülkemizde ise kapak ve romatizmal hastalıklar gibi farklılıkları ortaya koyarak, bizim meslektaşlarımızın hangi bilgi hedeflerine ulaşması gerekiyor bunlar irdelenmelidir. Ülkemizde çok ender görülen hastalıklar üzerine çekirdek müfredat oluşturmayı uygun bulmuyoruz. Mesela kalp nakli her merkezde yapılmıyor. Kalp naklinin ne kadarını bilmeli. Kalp nakli olmuş bir hastanın, uzmanımız takibini bilmeli. Kalp naklinin nasıl yapıldığını en az bir kez görmeli. ‘Bizzat kalp naklini yapmalı’ ifadesi ülkemiz için çok erken. Uems bu standartları olmazsa olmaz olarak kabul ediyor. Bilgi hedefinin bilinmesi yanında, yeterlilik yani beceriyi uygulayabilmek önemli yer tutar. Asistan uzman olmadan önce beli sayıda kapak takmış, ameliyata girmiş ve hasta bakmış olmasının yanında problem çözmesine bakılmalıdır. Cerrahi bir yetenek işidir, eğer öğrenci bilgi hedefleri ve el becerisini yapamıyorsa kalp cerrahı olmasın.” bilgisini verdi.

En Az 150 Kalp ameliyatı
Yurt dışındaki merkezlerde en az 150 kalp ameliyatı yapma zorunluluğunun olduğunu belirten Prof. Dr. Çorapcıoğlu, yurt dışındaki olmazsa olmazların ülkemizde de olması gerektiğine dikkat çekti. Her eğitim veren kurumun tanımlanmış özellikleri karşılaması gerekeceğini işaret eden Prof. Dr. Çorapcıoğlu, “Birisinin robotik cerrahide misyonu varken, diğerinin transplantasyon gibi veya pediatrik kalp cerrahisi gibi farklı misyonu olmalıdır, ancak çekirdek müfredat bilgi ve beceri hedeflerini mutlak edinmelidir. Hemşire ve perfüzyonist sayısı yetmezken, çok fazla sayıda kalp damar cerrahi uzmanı var. Çok kısa sürede bu alanda uzman doktor ihtiyacı kalmayacak.” şeklinde konuştu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge