Ana içeriğe atla

TÜRK ECZACILAR BİRLİĞİ 38. OLAĞAN BÜYÜK KONGRESİ YAPILDI


Türk Eczacılar Birliği 38. Olağan Büyük Kongresi’ne katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik: “Kamu ilaç global bütçesini sağlamak için yapılan bu düzenlemelerden eczacılarımızın etkilenmemesi için eczacılarla diyalog halinde gerekli tedbirleri birlikte alacağız” dedi.

Türk Eczacılar Birliği 38. Olağan Büyük Kongresi'nin açılış törenine katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, yaptığı konuşmada, siyaset ve sağlık alanındaki gelişmeleri değerlendirdi. Sağlığın temel bir hak olduğunu, eşit ve kolay erişilebilir sağlık hizmeti sunmanın temel hedefleri olduğunu ifade eden Çelik, Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Türkiye'de yeni bir dönem başladığına işaret etti. 2012'de Yeşil Kartlıların da bu sisteme dahil edilmesiyle vatandaşların yüzde 100'ünü kapsayan bir çatı oluşacağını anlatan Çelik, gelir testi uygulamasıyla asgari ücretin 1/3'ünden az gelire sahip olanların primlerinin devlet tarafından karşılanacağını anımsattı. Çelik, “Aylık 279 liranın üstünde geliri olanların kademeli bir şekilde prim ödemesinin öngörüldü. Uygulamada ortaya çıkabilecek rahatsızlıklara karşı diyalog kapıları açık olacak, sorunları birlikte çözme sorumlulukları bulunuyor.Sağlık harcamalarındaki artışta, göreve gelmemizin ardından yapılan düzenlemeler nedeniyle vatandaşın sağlık hizmetlerinden memnuniyeti arttı, bu oran yüzde 90'lara çıktı” dedi.

İlaç Stratejik Bir Ürün

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, konuşmasında, eczaların sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalarla ilgili de açıklamalarda bulundu. İlacın stratejik bir ürün olduğunu, sağlık sisteminin en önemli paydaşlarından olan eczacıların sorunlarının çözümü için gayret gösterdiklerini belirten Çelik, eczacılara 2007-2009 yılları arasında 1.3 milyar liralık kaynak aktarıldığını kaydetti.TEB ile SGK arasında serbest eczanelerden hizmet alımıyla ilgili yenilenecek protokolün hazırlık çalışmalarının da sürdüğünü bildiren Çelik, yeni protokolde yer alacak iyileştirmelerle şu bilgileri verdi:''Eczacıların hatayla yaptıkları işlemler sonucunda hemen fesih cezasıyla karşı karşıya kalmalarının önüne geçeceğiz. Kupür, rapor, sağlık karnesi bulundurulması gibi nedenlerle ilgili cezaları da kaldıracağız. Ceza işlemleriyle ilgili hükümleri kendi içerisinde tutarlı hale getirip ödenecek ceza tutarlarını makul seviyelere indireceğiz. İki yıla kadar uzayan fesih sürelerini düşüreceğiz. Dağıtımlı reçetelerde mahkeme kararına aykırı olmamak üzere düzenleme yapma yetkisini de TEB'e vereceğiz.''


 
Bugüne kadar eczanelerden hizmet alınmasında karşılarına çıkan sorunların süratle ele alındığını kaydeden Çelik, elektronik ortamda iyileştirmeler yapacaklarını, Türk Telekom ile bunun için bazı görüşmeler gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi.

Yeni Kamu Kurum İskontoları Nedeniyle Stok Zararlarını Bakanlık Üstleniyor

İlaç fiyatlarıyla ilgili yapılan son düzenlemelere değinen Çelik, “Kamu iskontolarında yapılan yüzde 7.5'lik artış bugün veya yarın yürürlüğe girecek. Kamu ilaç global bütçesini sağlamak için yapılan bu düzenlemelerden eczacılarımızın etkilenmemesi için eczacılarla diyalog halinde gerekli tedbirleri birlikte alacağız. Nitekim yeni kamu kurum iskontoları nedeniyle eczanelerde oluşacak stok zararları sorununu da Bakanlık olarak üstlendiğimizi, bu kongrede ifade etmek istiyorum. Bu konuyu kısa sürede çözüme kavuşturacağız. Eczacılarımız, bu konuda bir sıkıntı yaşamayacaktır. Tedirginlik duymanıza da gerek yoktur. Sanayi ile sektör ile SGK arasında çözülecek bir konu olarak değerlendirdiğimizi bilmenizi istiyorum. Biz üzerimize düşeni yapacağız. Sektör de üzerine düşeni yapacak. Burası bir hukuk devletidir. 'Ben kanun dinlemem, kararname dinlemem' yetkisine hiç kimse sahip değildir” diye konuştu.

“Stoklarla İlgili Eczacılara Hiçbir Yük Ve Hiçbir Sorun Yüklemeden Çözeceğiz”

Kongreden ayrılırken, gazetecilerin sorusunu yanıtlayan Çelik, “Stoklarla ilgili şu anda tespitler yapılıyor. Bu tespitlerin neticesi bize ulaşan rakamlar var. Bu rakamı sektörle de görüşeceğiz ve Bakanlık da bu işin içinde olmak üzere eczacılara hiçbir yük ve hiçbir sorun yüklemeden çözeceğiz” dedi.

“İlaç firmalarının 'Kararnameyi tanımıyoruz' şeklinde açıklamaları olduğunun'' hatırlatılması üzerine Çelik, ''Böyle bir şey söylediklerine ihtimal vermiyorum. Burada söylenenlere cevap olsun diye söyledim ben. Sektörün böyle bir şey söyleyeceğini zannetmiyorum, ihtimal de vermiyorum” diye konuştu.


 
“Sağlıkta Dönüşüm Programı Hastaları Sağlık Piyasasında Birer Müşteriye Dönüştürdü”

Türk Eczacılar Birliği 38. Olağan Büyük Kongresi'nin açılışında konuşan Türk Eczacılar Birliği (TEB) Başkanı Erdoğan Çolak, Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı eleştirerek, programın, hastaları sağlık piyasasında birer müşteriye dönüştürdüğünü, sağlıkta tasarruf iddialarına rağmen harcamalardaki artışın devam ettiğini öne sürdü. Çolak, “Sağlıkta dönüşümün son halkası, Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname oldu. Bu düzenlemeyle sağlık alanında yapılması planlanan üst yapısal dönüşüm tamamlandı. Söz konusu KHK, önümüzdeki dönemde ilaç ve eczacılık alanı açısından yeni kurumsallaşmalar, yeni pratikler ve yeni mücadele başlıklarına işaret etmektedir” diye konuştu.

“İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunda “Eczacının” Adı Bir Kez Bile Geçmiyor”

Düzenlemeyle kurulması öngörülen Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ile ilaç konusunun devletin yetki ve sorumluluğundan çıkarılarak düzenleyici bir üst kurula bırakılacağını ifade eden Çolak, şunları söyledi: “Bu kurumsal yapı ile ilaç ve eczacılık arasındaki bağ koparılmaktadır. Zira ilaçla ilgili tüm kararları alma ve hukuksal tüm düzenlemeleri yapma yetkisini İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumuna veren bu hükümde eczacının adı bir kez bile geçmemektedir. Günümüzde kısmen de olsa devlet tarafından denetlenen, ruhsatlandırılan ve fiyatlandırılan ilaç tümüyle bir piyasa metası haline getirilmektedir. Bunun yakın gelecekteki sonuçları, ilaçta fiyatlandırma ve ruhsatlandırma serbestisi sağlanması, sağlık beyanı adı altında reçeteli ilaçlar da dahil olmak üzere ilaçta reklamın önünün sonuna kadar açılması, tezgah üstü ürünlerinde (OTC) tüketimin artması olacaktır.''

“İlaçta Reklamın Tek Bir Amacı Vardır, İlacın Tüketimini Artırmak”

KHK ile aynı gün çıkan RTÜK Yönetmeliği ile ilaçta reklamın önünü açan düzenlemeler getirildiğini öne süren Çolak, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'na da KHK ile ''piyasaya arz edilen ilaç, tıbbi cihaz ve ürünlerin reklam ve tanıtımının usul ve esaslarını belirleme ve uygulamasını denetleme'' görevi verildiğine dikkati çekti. Çolak, “İlaçta reklamın tek bir amacı vardır, ilacın tüketimini artırmak. İlacı doktor ve eczacı gözetiminden ve eczaneden çıkarmak demek, halk sağlığı sorunları ve artan ilaç harcamaları demektir. Dolayısıyla ister reçeteli ister reçetesiz olsun, ilacın reklamının yapılmasına hiçbir biçimde izin verilmemelidir” şeklinde konuştu. 


Seçimi Aynı Yönetim Kazandı

Türk Eczacıları Birliği’nin 38. Olağan Büyük Kongresi’nde yapılan seçimlerin sonuçları ise şu şekilde:

ECZ. ERDOĞAN ÇOLAK-Başkan

ECZ. ARMAN ÜNEY-----2. Başkan

ECZ. HARUN KIZILAY---Genel Sekreter

ECZ. İSMAİL BAŞDİL-----Sayman

ECZ.SERTAÇ ÖZMEN----Üye

ECZ. R.ZİYA ÖRMECİ----Üye

ECZ. YAVUZ TATAR-----Üye

ECZ.BÜLENT VAREL-----Üye

ECZ. MURAT LEVENT KOÇAK---Üye

ECZ. MUKADDES HARMANCI-----Üye

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...