Ana içeriğe atla

HER SAĞLIK HABERİNE İNANMAYIN!

Hastane koridorlarında dolaşırken, haber için gittiğim hocanın odasını bulduğumda bir tebessüm belirdi yüzümde, kapıyı tıklatıp girdim. İçeride kalabalık bir ekip vardı, hoca benim gazeteci olduğumu söyleyince genel bir tedirginlik oluştu her zaman olduğu gibi ve içimden her konuşulanın haber olma değeri taşımadığı elbet bir gün anlaşılacak diye düşündüm. Bir doktor “Her gün haberleri açtığımda içim kararıyor. Hiç mi güzel bir şey olmuyor, hep mi kötü olaylar haber oluyor “diye yakındı. Bu sözleri duyduğumda ise haberin dışında başka bir sohbete yelken açtık, hayret dolu ifadelerini gözlerinden anladığım bir kalabalık ekip ile basının bilinmeyen yüzünü konuştuk…

“Haberleri izlediğimde içim kararıyor, sanki yüreğime fil oturuyor” şeklinde sözlere o kadar alışığım ki, sanki yapılan her haberden her gazeteci sorumlu gibi yanlış bir algı var. Gazetecilik hakkında bilinmesi gereken o kadar çok konu var ki! 

Hayatta her gün çok güzel gelişmeler oluyor ancak insanlar korkunca daha çok dikkat ediyor ve  okuyor . Yapılan bir araştırma sonucuna göre özellikle entelektüel birikimi olanlarda korku faktörü işe yarıyor. Durum böyle olunca da ya insanlara boş umutlar ve mucizeler sunuluyor ya da korku dolu içeriklerin olduğu haberler servis ediliyor. 

Her gün kansere çözüm bulunuyor, her gün beynin şifresi çözülüyor. Peki bu haberlerden sonra hayatımızda ne değişiyor? Yapılan bu cahilce haberler ve atılan fiyakalı başlıkların geçerliliği ne kadar oluyor? “Bu haberleri yapanlar bunu bilmiyor mu” diye yakınanlar önce “ben neler yapabilirim?” diye bir düşünmeli! Neden mi? İşte yanıtı:
• Okuduğunuz her haberi sorgulayın? 
• Haberlerde yer alan “uzman” gerçekten o alanda mı uzman?
• Her konuda konuşan ve ahkam kesen sözde uzmanlardan uzak durun ve prim vermeyin!
• Gazete, televizyon ve siteleri tanıyın, hangi medya kuruluşu nasıl haber yapıyor inceleyin?
• Medya kuruluşlarının ve gazetecilerin yanlış ve etik dışı tutumlarına dikkat edin!
• Gazetecileri artık tanıma zamanı gelmedi mi? Uzman ve branşlaşmış muhabirlere sahip çıkın! 
• Etik bir duruşu yoksa bir gazetecinin, ona tepki gösterin! 
• Herkes gazeteci herkes haberci olma hevesinde, buna bir dur deyin! Bu bir meslek, hobi değil!
• Sağlık okuryazarlığı gelişmeli ki, medya da değişim olabilsin. Geri bildirim çok önemli.
• Her haberi okumayın, siz tıklamaz ve tepkinizi koyarsanız o alanda bir adım atmış olursunuz!

Bunları yaptığınızda neler mi olur?
Uzman ve branşlaşmaya imkan bulan gazeteciler, kendi alanlarındaki çalışmalara daha titiz yaklaşırlar. Her gazeteciye güvenmeyin, etik, objektif ve güvenilir bir çizgisi olmayan gazetecilerin haberlerini okumayın. Özgün içerik üretebilenlerin haberleri ufkunuzu açacaktır. Bu alanda ciddi çalışmalar yapılacak ve etik ilkeler gelişecek. Haberci, altına imzasını attığı haberi yaparken düşünecek. Geri dönüş  ve doğru gazetecileri desteklerseniz, bu yanlışlar düzeltilir. 

Her uzmanım diyene inanmaz ve fırsat vermezseniz, bunlar belli bir zaman sonra medyada yer bulamaz hale gelirler. Herkes kendi uzmanlık alanında konuşmalı, bir kişi her şey hakkında konuşamaz. Uzmanlık alanında söz sahibidir. Böyle olmalıdır! Gazetelere tepki gösterirseniz ve tık oranlarınızı ona göre ayarlarsanız, medya kuruluşları çizgilerini ve duruşlarını belirlemek durumunda kalır. 

Gazetecilik bir meslektir! Lütfen bunu hobi gibi bir heves gibi görmekten vazgeçilsin ya da işlerinden istifa edip gazeteci olarak iş bakıp, çalışsın. Bu alanda çalışan ve iş olarak görenleri destekleyin ki, sürekli türeyen yanlış haberler dursun. Sosyal medyada zamanla çok değişiklikler olacak. Bu konuyu başka bir yazımda ele alacağım. 

Her haberi okumaz ve inanmazsanız, bir süzgeç geliştirirsiniz. Her haber her birçok sitede yer bulamaz hale gelir, haberler seçilerek yayınlanır. Ayrıca, psikolojiniz bozulmaz, felaketlerle dolu içerikler ilgi çekmediği için bir dönem sonra normal gelişmeler verilir, mucize adı altında sanki Nobel Ödülü almış gibi basit çalışmalar aktarılmaz. Kısaca her haberi okumayın, hayatınız güzelleşsin. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

Esra Öz kimdir?

İş Bilgileri:  CNN TÜRK – Köşe Yazarı (Mayıs 2017- )  Rekabetçi Sektörler Programı (Competitive Sectors Programme) Medya İletişim Koordinatörü (Public and Media Relations Coordinator) ve Gazeteci (Journalist) (Kasım 2015-Temmuz 2016) Milliyet Gazetesi Pembe Nar Sağlık Köşe Yazarı ( Ekim 2015- Mayıs 2017) Kids&Gourmet Dergisi - Köşe Yazarı (Ekim 2015- ) TRT Kent Radyo Ankara -Sağlık Gündemi programını hazırlayıp sunuyor (Şubat-Eylül 2015 ) Sağlık ve İnsan Dergisi Yayın Editörü (Ekim 2014- Ocak 2017 ) Technical Assistance For Alignment İn Organ Donation Project (Organ Bağışında Uyum için Teknik Yardım Projesi) Senior Communication Expert (Kıdemli İletişim Uzmanı) (Nisan 2014- Nisan 2015) Pleksus- Med-Index/ Genel Yayın Yönetmeni  (Ocak-Kasım 2013) Dünya Sağlık Ajansı Yayın Yönetmeni (Ocak 2013-) Sağlık Bakanlığı Sosyal Medya Danışmanı (Mayıs-Aralık 2012) Sağlık Dergisi / Yazı İşleri Müdürü (Kasım 2007- Mayıs 2012 )  Türkiye’deki il...

AVRUPA’DAKİ TÜRK SAĞLIKÇILAR TEK ÇATI ALTINDA TOPLANIYOR

Avrupa’daki tüm sağlık çalışanlarını bir araya getiren tek Türk örgütlenmesi olan ATSEF’in yeni başkanı Dr. Serdar Dalkılıç seçildi.  Avrupa’daki tüm Türk sağlık çalışanlarını bir araya getirmek amacıyla kurulmuş olan Avrupa Türk Sağlık Elemanları Federasyonu (ATSEF)’in, 2. Olağan Genel Kurulu Berlin'de 4 Ekim 2014 tarihinde İngiltere, Fransa, Almanya, İsviçre ve Kuzey Kıbrıs'tan gelen delegelerin katılımıyla gerçekleşti.  Genel Kurul Yeni Yönetim Kurulunu seçti. Başkanlık görevine getirilen Türk Fransız Sağlık Vakfı Başkanı Dr. Serdar Dalkılıç yeni dönemde hedeflerinin, tüm Avrupa ülkelerinde faaliyet göstermek olduğunu söyledi. Bu amaçla özellikle İskandinavya ve Balkan ülkelerindeki meslektaşlarla temasa geçildiğini ve yeni başkan yardımcısı seçilen, İsviçre Türk Hekimleri ve Sağlık Çalışanları Birliği başkanı Dr. Cankut Yüksel ile birlikte bu konuda yoğun çalışacaklarını belirtti. ATSEF’e Bireysel Üye Olunabilecek Genel Kurul toplantısında Dr. Serdar Dalkılı...