Ana içeriğe atla

ÜNLÜLERİN ÖLÜMÜ ADLİ TIP AÇISINDAN MEDYADA BİLİMSEL İŞLENMELİ

Kosova – Türkiye Adli Bilimler Günleri’nde son gelişmeler ve araştırmalar ele alınırken, Robin Williams, Whitney Houston ve Michael Jackson gibi ünlülerin ölümünün medyada Adli Tıp açısından yer alış şeklinin daha bilimsel olması gerektiğine dikkat çekildi. 

Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü, Türkiye Mezunlar Derneği (TÜMED) ve Kosova Adli Bilimler Ajansının katkılarıyla onursal başkanlıklarını Kosova Anayasa Mahkemesi Yargıcı Dr. Altay Suroy ve Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş’in yaptığı Kosova – Türkiye Adli Bilimler Günleri 12 - 14 Ağustos 2014 tarihlerinde Prizren’ de yapıldı.  
Sempozyum açılışı Kosova Kamu Yönetim Bakanı Mahir Yağcılar, Kosova İçişleri Bakanı Bajram Rexhepi, T.C. Priştine Büyükelçiliğinden Servet Akman,  Kosova Türk Temsil Heyet Başkanlığından (K.T.T.H.B.) Yarbay Gaffar Gören ’in yanı sıra çok sayıda bilim insanının katılımı ile gerçekleşti.  Açılış konuşmalarında Kosova İç İşleri Bakanı Bajram Rexhepi’ nin Kosova’da böyle güzel bilimsel programlara ihtiyaç olduğunu vurguladığı konuşmasında profesyonel ve teknik açıdan bir bütün olan adli bilimlerin soruşturma ve yargı organları tarafından doğru kararlar alınmasında yardımcı olacağını ifade etti.  Kamu Yönetimi Bakanı Mahir Yağcılar ise  bu sempozyumun iki ülke uzmanlarına tecrübe ve adli tıp alanında elde edilen en yeni sonuçların karşılıklı değişimine yardımcı olabileceğini söyledi.  

Kosova’da Hukuk Çok Güncel Ve Hızlı Gelişiyor
Kosova Anayasa Mahkemesi Yargıcı Dr. Altay Suroy, Türkiye’nin farklı yerlerinden gelen Adli Bilimcileri, Kosova’da hukuk bilimlerinin çok güncel ve hızlı geliştiğini dile getirerek,  hukuk bilimlerinin gelişmiş olması halinde kurumlar arasında çelişkilerin daha az olacağını kaydetti. Kosova Adli Bilimler Ajansı Müdürü Phd. D.C Blerim Ollluri, Kosova ve Türkiye arasında adli bilimler alanında bilgi ve deneyimin paylaşıldığı ve Kosova’da adli tıp biliminin büyük bir değişime sahip olduğunu anlattı. Ajansılarının en modern  veri tabanına sahip olduğunu açıklayan Olluri, bu veri tabanıyla adli tıp alanında sonuçların on defa daha etkili olmasına ve yargı sistemi,  İNTERPOL, polis ve yasaların uygulanması yönünde diğer ajanslar ile irtibatın daha da güçlenmesine yardımcı olduğunu söyledi. 
Ankara Adli Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İ. Hamit Hancı, adli bilimler alanında bilgi paylaşımlarının artması gerektiğini belirtti. 


Riski Bilirsek Yönetebiliriz
Resmi dili Arnavutça- Türkçe olan sempozyumu Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitü Müdürü Prof. Dr. Hamit Hancı’nın başkanlığında başladı. Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nevzat Artık AB üye ülkeleri ve Türkiye’de gıda güvenliği ve gıda savunması konulu bildirisinde gıda güvenliği ve gıda güvencesinin birbiriyle karıştırılan farklı iki kavram olduğunu söyledi. Türkiye’nin AB üyesi olmadığı halde süt, süt ürünleri gıda ihraç ettiğini ifade etti. Prof. Dr. Artık, “ Riski bilirsek yönetebiliriz” sloganı ile konuşmasını tamamladı. 

Kosova Adli Bilimler Ajansı Müdürü Phd. D. C Blerim Ollluri, Kosova’da Adli Bilimler Hizmetleri konulu bildirisinde müdürlüğünü yaptığı ajansın özel bir yasa ile hukuki alt yapısının hazırlandığını ve faaliyetlerini bu çerçevede gerçekleştirdiğini bildirdi. Yıl ve yıl ajansa gelen vakalardaki artışa dikkat çeken Phd. D.C Ollluri, vaka sayısının 2010 yılında 1.500 iken; 2014 yılı sonunda yıl bu sayının 5.000’e ulaşacağını öngördüklerini söyledi. Kosova Adli Tıp Kurumu Direktörü Prof. Dr. Arsim Gerxhalıu, Felaket Kurbanlarının Kimliklendirilmesi sunumunda 1999 yılından itibaren gerçekleşen çığ, uçak kazası gibi vakalarda olay yerinin güvenliğini görülebilen ve fotoğraflanabilen her şeyi tespit ederek başladıklarını söyledi. Adli Rapor Formlarını Kosova Yasalarına uygun olarak gelişmiş ülkelerin raporlarından uyarlandığını belirtti. Her olay kendine münhasır olup, tek başına değerlendirilmelidir diyerek sözlerini tamamladı. 


Adli Tıp Açısından Ünlülerin Ölümü Medyada Daha Bilimsel Ele Alınmalı
Adli Tıp ve Medya konulu bildirisinde Turgut Özal Üniversitesi Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı başkanı Doç. Dr. Kadir Demircan, Robin Williams, Whitney Houston ve Michael Jackson gibi ünlülerin ölümünün medyada yer alış şeklini anlatırken adli tıp açısından bu konuların medyada yer alışına dair içerik açısından daha bilimsel olması gerektiğine dikkat çekti.

Alternatif Tıbbın Bilinçsiz Tüketilmesinin Doğurduğu Zararlar 
Adli Kimya ve Metabolizma üzerine konuşan Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcısı Aslıhan Avcı,  alternatif tıbbın bilinçsiz tüketilmesinin doğurduğu zararlardan bahsetti. Bilinçsiz kullanılan Alternatif Tıbbın kan biyokimyasında beklenmeyen değişimlere sebep olduğunu hatta ölümcül sonuçlar doğurabileceğini söyledi. 


Tek Yumurta İkizlerinin Kimliklendirilmesi
 Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü’nden Dr. Yeşim Doğan, Bio. Merve İyras, Bio. Merve Parlakgörür, Biomüh. Emine Firdevs Yıldırım’ın ortak olarak hazırladıkları Tek Yumurta İkizlerinin Kimliklendirilmesi konulu bildiride, adli olaylarda genetik kimliklendirme yapılması sırasında çözüm bulunamayan tek yumurta ikizlerinin kimliklendirilmesi ile ilgili örnek olaylar izleyiciler ile paylaşıldı. Örnek olayların ardından tek yumurta ikizlerinin DNA dizilimlerinin aynı olmadığı ve ayırt edilebilmeleri amacıyla literatürde kabul edilen farklı yaklaşımlar anlatıldı ve giderek atan tek yumurta ikizi nüfusuna paralel olarak yaygın olarak kabul edilen bir metot oluşturulmasının gerekliliğinden söz edildi.  

Toplu Gömülerde Tarihlendirme
Kosova Adli Tıp Kurumu Direktörü Prof. Dr. Arsim Gerxhaliu başkanlığında gerçekleşti. Toplu Gömülerde Tarihlendirme konulu bildiriyi gerçekleştiren Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü müdürü Doç. Dr. Niyazi Meriç göreceli ve mutlak yaşlandırma tekniklerini, mutlak yaşlandırmada kullanılan C-14, Elektron spin rezonans ve lüminesans yöntemleri anlattı. Doç. Dr. Meriç bu tekniklerin toplu gömülerde tarihlendirme sahip olduğu öneme ve adli bilimlerde toplu gömülerin ve tarihlendirilmesinin ehemmiyetine dikkat çekti. 


Adli Diş Hekiminin Görevleri Bilinmeli
Adli Diş Hekimliği ve Dişlerden Kimliklendirme konulu bildirisinde, Gülhane Askeri Tıp Akademisi diş hekimliği emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Yavuz Sinan Aydıntuğ, “Öncelikle diş hekimliğini bilmek lazım ki daha sonra adli diş hekimliğini, hukuk ile olan bağlantısını ve adli diş hekiminin görevlerini bilelim” dedi. Adli diş hekimliğinin tarihçesini ve Türkiye’de adli diş hekimliği konusunda çalışmış ve çalışan değerli bilim insanlarını ve çalışmalarını tanıtan Prof. Dr. Aydıntuğ adli diş muayenesinin, ağız otopsisinin, analiz, değerlendirme ve raporlama süreçlerinin önemi vurguladığı bildirisinde kişilere ait ağız, diş ve çene röntgeninin adli vakaların çözümlenmesinde büyük fayda sağlayacağını vurguladı. Sırbistan’dan katılan Prof. Dr. Redjep Şkrijel Muhacirlerde Sıtma Hastalığı konu bildirisine enfeksiyon tarihini anlatarak başladı. Sıtma ve kolera hastalığının savaş döneminde kötü hijyenik koşulların etkisiyle salgına neden olduğunu ve sadece yeni pazarda 10 mahallenin yok olmasına neden olduğunu belirten Prof. Dr. Şkrijel muhacirlerin bu salgından dolayı maruz kaldıkları büyük zarara dikkat çekerek bildirisini noktaladı. 


Kosova 2008 Yılında İlk Adli Vakayı Kabul Etti
DNA Analizi Uzmanı Fatmir Ademi Kosova’da DNA Analizinin Gelişmesi konulu bildirisinde DNA ve Seroloji laboratuvarının Kosova Adli Bilimler Ajansı bünyesinde 2005 yılında kurulduğunu, ihtisas eğitimi almış 4 uzman ile çalıştıklarını ve şu anda Kosova’nın ihtiyacını karşıladıklarını söyledi. 2008 yılında ilk adli vakayı kabul ettiklerini belirten Ademi, 6 yıldır devam eden çalışmalarında 5 bin delil incelediklerini ve kan, meni, tükürük, diş, kıl ve tüm vücut kıllarından DNA analizi yaptıklarını belirtti. Hedeflerinin daha da ilerlemek olduğunu söyleyen Ademi şu anda DNA analiz metotlarının akreditasyonunda final aşamasında olduklarını da belirtti. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge