Ana içeriğe atla

ADLİ TIPTAN KARİKATÜRİSTLİĞE

Adli tıp uzmanı olup aynı zamanda yıllardır karikatür çizen Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Halis Dokgöz, hobisinin hayatına etkisini Med-Index’e anlattı. 

Sağlık alanında çalışanların birçoğunun mutlaka farklı hobileri olur. Yaptıkları meslek gereği, rahatlamak adına farklı alanlara yönelirler. Adli tıp alanında uzun yıllardır çalışan Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Halis Dokgöz, hobisi olan karikatür çizimlerine nasıl başladığını, bu hobinin kendisine kattığını ve hobinin hayatına etkisiyle ilgili soruları yanıtladı. 


Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1967 yılında Çorum’da doğdum. 1989 yılında 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. 1999’da İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde Adli Tıp ihtisasını tamamladım. Halen Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak çalışmaktayım. Karikatüre 1985’de başladım. İlk karikatürüm aynı yıl “Kılçık” dergisinde yayınlandı. Daha sonra karikatürlerim Gırgır, Limon, Çarşaf, Gümgüm, Akrep, Hallo, ArteFacto, Cumhuriyet, Bulvar, Bizim Gazete, Hürriyet, Milliyet, Birgün, Radikal ve Sabah gibi pek çok gazete ve dergide yayınlandı. Düzenli olarak Kılçık, Tıp Dünyası, Sendrom, Hiç, Fesat, Homur ve Hekim Forumu dergilerine çizdim. Karikatürlerim Türkiye dışında Almanya, İspanya, Belçika, Yunanistan, Polonya, İran, Kıbrıs, Portekiz, Kırgızistan, Rusya, Azerbaycan, Hindistan, Sırbistan ve Çin gibi ülkelerde yayınlandı. Katıldığım ulusal ve uluslararası yarışmalardan 12 ödül aldım. Pek çok ortak ve karma sergilere katıldım. İlk kişisel sergimi 1991’de Ankara’da 2.Tıp Fuarı’nda açtım. 1989’da “Güneşin Girmediği Yere” adlı ilk albümümü yayınladım. 2010 yılında Türk Tabipleri Birliği yayınlarınca “Çizgisel” adında ikinci kitabım yayınlandı. Karikatürler yanında tıbbi illüstrasyonlar da yapmaktayım. Karikatürlerimi http://halisdokgoz.blogspot.com ve Almanca http://www.toonpool.com/artists/halisdokgoz_4410 adresinde sergilemekteyim.


Hobiniz nedir ve ne kadar süredir yapıyorsunuz?
Aslında karikatüre hobim diyemem. Karikatür benim için bir yaşam felsefesi. Yaşamımda da bazen mesleğim olan Adli Tıp bazen de karikatür yaşamımın öznesi haline geliyor. İlk karikatürlerim tıbbiyenin 2. sınıfındayken “Kılçık” Dergisinde yayınlandı ve çizdiklerimin gerçekten karikatür olup olmadığını denemek için dönemin önemli mizah dergisi Gırgır'a da bu çalışmaları göndermeye başladım. Sevgili Oğuz Aral'dan taramaları azaltmam ve çizdiklerimin karikatür olduğu gibi olumlu eleştiriler alınca karikatür benim için bir tutku ve yaşam biçimi halini aldı diyebilirim. Ardından Limon, Çarşaf, Hıbır gibi dergilerde de çalışmalarım yayınlandı ve o gün bugündür çizgi serüvenim devam ediyor. Karikatürcüler Derneği’ne üye olmam ile birlikte çizgi serüvenim biraz yazılı popüler balonlu karikatürlerden yazısız kara mizah, grafik olarak da tanımlanan alana kaydı. O nedenle son yıllarda albümlere, sergilere ve yarışmalara daha çok karikatür çizer oldum. 1985 yılından beri aktif olarak karikatür çizdiğimi söyleyebilirim.



Hobinizin mesleğinize katkısı oluyor mu?
Meşhur bir söz vardır, ‘tıbbiyeden arada bir doktor çıkar’ diye. Gerçekten tıbbın edebiyata, sanata yatkın bir alan olduğu su götürmez bir gerçeklik. Eğer sizde sanata yönelik bir yetenek varsa tıp alanı bunu destekliyor ve belki de ortaya çıkmasını kolaylaştırıyor. Mizah da özellikle de kara mizah çelişkilerden beslenir. Tıp ortamı da çelişkilerin en fazla yaşandığı ve tespitinin yapıldığı bir alan… Karşılıklı bir etkileşim ve gelişim söz konusu. Bazen doktor meslektaşlarım derler ki, ‘Halis bak böyle böyle bunu çizsene’ diye. Yani yaşanılan da mizah olabiliyor. Bazen karikatür yaşamın nesnesi bazen de hayatın bizzat kendisi oluyor. 





Neden bu hobiyi seçtiniz?
Neden karikatür çiziyorum? Bu gerçekten çok güzel bir soru. Ve zaman zaman yaşamın her alanında bu soruyu kendi kendimize sormalıyız belki de. Resim sanatına özel bir ilgim var. Çocukluktan beri güzel resim yapardım. Karikatürle tesadüfen tanıştım ancak, karikatürün benim için en uygun sanat olduğunu anlamam geç olmadı. Her şeyden önce kendimi, duygularımı ve düşüncelerimi en iyi anlatabildiğim sanat dalı. Ve en önemlisi müthiş keyif alıyorum.




Yaptığınız hobi size ne hissettiriyor?
Karikatür hem çizerken hem de bakarken müthiş keyif veriyor. Usta bir karikatüristin güzel bir çalışması ile karşılaştığımda da zaman zaman, ‘neden bunu ben çizmedim, çizemedim’ diye de hayıflanırım…Karikatür çizerken sanki dünyadan koparım. Yaşadığım bir olay, bir durum nedeniyle çok öfkelenip kızdığım zaman ya da çok neşelenip keyiflendiğim zaman da çizerim. Bir tepki nedeniyle çizdiğim zaman da sorumluluk duygusunun yerine gelmesinden kaynaklanan bir mutluluk da söz konusu. Çoğunlukla ‘iyi ki çiziyorum’ diyorum.





Tavsiye edeceğiniz kitap nedir?
Bu dönemde yoğun olarak adli tıp, polisiye türü romanlar okuyorum. Ahmet Ümit’in çoğu kitabını okudum. Tıp fakültesi öğrencilerinin peformans sunum yarışması vardı. Bir öğrencimiz Tess Gerritsen ile internet üzerinden bir söyleşi gerçekleştirip kitaplarının tanıtımını yapmıştı. Buradan etkilenerek Gerritsen’in neredeyse tüm kitaplarını okudum. Kendisi de dahiliye uzmanı bir doktor ve antropolog olan Tess Gerritsen tıbbi gerilim türü romanlar yazıyor. Alanım olan adli tıpla çok yakın ilişkisi de olması nedeniyle sanırım beğenerek ve ilgiyle okuyorum. Hem Gerritsen’i hem de Ahmet Ümit’i hala okumayan varsa öneriyorum.

Doğru, etik ve tarafsız haberciliğin adresi Med-Index : www.med-index.com Mutlaka ziyaret edin!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...