Ana içeriğe atla

SHERLOCK HOLMES ASLINDA BİR DOKTOR MUYDU?

Herkesin bir hikayesi vardır hayatta ve insanlar hikayelerden ilham alırlar. İşte bu hikayeler bazen hayatımızı öyle değiştirir ki, bir bakmışız hayatımızın merkezine oturuvermiş. 

TEDX Bahçeşehir University konuşmamda neden Sherlock Holmes kurgusu üzerinden gittiğim birkaç kez soruldu. Cevaba hazırsanız kemerlerinizi bağlayın zamanda yolculuk yapacağız. 

Sherlock Holmes’un yazarı Sir Arthur Conan Doyle’un Edinburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olduğu 1881 yılına gidiyoruz.  

Mezun olduktan sonra bir gemide göz doktoru olarak çalışan Doyle, daha sonra Plymouth kentinde kendi muayenehanesini açtı. Ancak hasta gelmeyince öykü ve hikayeler yazmaya başladı. 

Doyle, efsane karakteri Sherlock Holmes’u oluştururken üniversitesindeki profesörlerinden Dr. Joseph Bell’den esinlendi. Bunun nedeni Dr. Bell’in dahiyane akıl yürütme becerisiydi. Hastalıkları teşhis ederken kullandığı yöntemler, bir dedektifin kullanabileceklerine oldukça yakındı.  

Profesör Bell, insanları öyle incelerdi ki, bir hastanın hikayesini bilmeden hem hastalığı hem geçmişiyle ilgili tespitlerde bulunabilirdi. 

Doyle de hikayelerinde bir davanın sonundan başına bir yol çizmekle ünlü bir yazardı ve "Holmes yöntemi" adını verdiği metotla kendisi de cinayetleri çözmeye çalışıyordu. Hatta Oscar Slater davasını bu şekilde çözmüştü. 

En Ünlü Dedektif 
Arthur Conan Doyle, ilk Sherlock Holmes kitabı olan Kızıl İpucu’nu 1886’da yazdı. Pipo, avcı şapkası, büyüteç, pelerinli pardösüsü ile tanınan Sherlock Holmes’un evi İngiltere’de Baker Sokak 221B‘deydi. Çok dikkatli bir iz sürücü olan Holmes, el yazılarının kişiye özgü olduğunu biliyordu. Ayak izlerinde de uzmandı. İyi bir dövüşçüydü. Boks ve eskrim eğitimi almıştı. Bazen adaleti kendi sağlamayı seçerdi. Pek duygusal değildi. Ayrıca kâğıt, mürekkep, mühür ve pulların ayırıcı özelliklerini tanıyordu. Çok güzel keman çalıyor; operaya, baleye gidiyordu. 

Holmes, “İmkânsızları elediğinde elinde kalan ne kadar mümkün değil gibi gözükse de gerçek olmak zorundadır!” düşüncesini savunuyordu. 

Fazlasıyla pozitivistti. Neden-sonuç ilişkilerini mükemmel yorumlar ve bilimsel delillere dayalı sonuçlar çıkarırdı.  Aynı renk mürekkeple yazılanların, farklı zamanlarda kaleme alındığını saptamak veya bir harfin biçimine bakarak yazanın milliyetini saptamak onun için çok kolaydı.

Sherlock Holmes bilimsel verileri analiz ederek cinayetleri rasyonel bakış açısı ile çözüyordu. 

Çıkarım Bilimi 
Sherlock Holmes’un kullandığı “Tümdengelim” yönteminde, sorduğu soruların cevaplarının birbiriyle tutarlı bir bütün oluşturmasına dikkat eder; bunun yanı sıra kendi kendine yaptığı laboratuvar araştırmaları sonucunda elde ettiği bilgileri tekil olaylara uygular ve sonuca ulaşırdı. Elindeki ipuçlarından anlamlı bir bütüne ulaşmaya çalışırdı. “Tümdengelim” yöntemini ayrıca ele almayı planlıyorum. 

Kitap ve Çizgi Roman
“Sherlock Holmes El Kitabı” isimli kitabı okuduğunuzda anlattığım birçok bilginin detayına ulaşabilirsiniz. Dörtlerin İmzası, Kızıl Dosya ve  Korku Vadisi isimli çizgi romanları okumanızı tavsiye ederim. Bakış açınız ve olayları ele alış biçiniz değiştirecektir. 

Filmler ve Diziler
Sherlock Holmes sadece kitap değil aynı zamanda dizi ve filmlerde de hayatımıza girdi. Elemantry ve Sherlock dizileri kesin şekilde ele alırken, Dr. House dizisinin esin kaynağı olmuştu. Bir başka dedektif Monk da bunlardan biriydi. 

200 filmle rekor kıran Holmes, sinemaya defalarca uyarlandı veya esin kaynağı oldu. Sherlock Holmes, filmlerde en çok canlandırılan karakter olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi. Yaklaşık 75 oyuncu tarafından 200’ün üzerinde filmde canlandırıldı. 

Belgesel ve Müze
Sherlock Holmes ile ilgili birçok belgesel çekilirken onlardan biri de “Kentler ve Gölgeler”di.  Edinburgh - Sir Arthur Conan Doyle ismiyle yayınlanan belgesel izlemeye değer nitelikte. Hem Doyle hem de Holmes hakkında bilgiler edinirken, Edinburgh sokaklarında keyifli bir gezi imkanı sunuyor. 

Belgeseli çekilen Holmes, romanda Baker Sokak 221 B adresinde oturuyor. Londra'da bulunan Sherlock Holmes Müzesi çok büyük bir üne sahip. Ayrıca Edinburgh’ta bulunan Cerrahlar Birliği Müzesi ( The Royal College of Surgeons)’nde bir katı Sherlock Holmes’un anısına ayrılmış.  Burada Arthur Conan Doyle ve Dr. Joseph Bell arasındaki yazışmalar ve kullandıkları eşyalar sergileniyor. Hatta Doyle, Bell’e yazdığı bir mektupta şöyle söylüyor: “Eğer siz olmasaydınız, Sherlock Holmes karakteri olmazdı.” 

Sizler de Sağlığın Dedektifi Olmak İster misiniz?
Gerçek Sherlock Holmes’un, Dr. Bell olduğu birçok kaynakta karşımıza çıkıyor.  Arthur Conan Doyle’un öğretmeninden fazlasıyla etkilendiği 1892 tarihli bir mektupta şu satırlarla daha da belirginleşiyor: “Holmes’un analitik çalışmasının, sizin hasta servislerinde yaptıklarınızın abartılmadan aktarılması olduğunu düşünüyorum. Öğrettiğinizi duyduğum çatışma, sonuç çıkarma ve inceleme yöntemlerinin çevresinde, işleri gittiği yere kadar – bazen daha da fazla – zorlamaya çalışan bir adam bina etmeye çalıştım.”

Sağlık alanında özellikle Sherlock Holmes gibi, “Çıkarım Bilimi”ni uygulamakta fayda var. Bu şekilde gerçekleri öğrenip daha sağlıklı ve mutlu yaşamak mümkün.  


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...