Ana içeriğe atla

BU DOKTORLAR HAFİYELİK Mİ YAPIYOR?


Aile hekimleri sorumlu oldukları her bireyin peşine düşüyor, eğer o kişilere ulaşamazlarsa negatif performansa uğruyorlar. Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu ikinci Başkanı Dr. Akif Emre Eker, “Aile hekimleri hafiyelik yapmak istemiyor” dedi.

Hastalar muayene olmaya ve rutin izlemlerine gelmiyor, aile hekimleri gelmeyenlerin izini sürüyor. Eğer kişilere ulaşamazlarsa da görevlerini yerine getiremedikleri için bundan sorumlu tutuluyorlar. “Aile hekimleri hafiyelik yapmak istemiyor” diyen Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu ikinci Başkanı Dr. Akif Emre Eker; Örneğin kişi gebe kalıyor, eğer kişi gebe kaldığını aile hekimine gelip beyan etmezse bu kişinin gebe kaldığını nasıl bilebiliriz? Her aile hekimi sorumlu olduğu ortalama bin kişi 15-45 yaş arasında yani üreme çağındaki kadınlardan oluşuyor. Her gün arayarak, hamile olup olmadıklarını öğrenemeyiz. Ki böyle bir sorgulama ilme fenne ve özel hayatın gizliği ilkesinede aykırı bir durum.

Bir gebe, bir bebek adresini değiştiriyor, kontrole gelmek istemiyor. O kişiyi, Aile Sağlığı Merkezine getirmek için ne yapmamız gerekiyor? Bütün bu kadınlara,bebeklere ulaşmamız zor.  Ayrıca yeni bir izlem formu getiriliyor, bu da yapılmadığında negatif performansa girecek” dedi.


“Negatif Performansa Uğramamak İçin Hafiyelik Yapacağım”
Eker, yaşadığı bir olayı şöyle anlattı: “Bugün bir hasta ataması yapılmış, kimin yaptığı belli değil. 43 günlük bir bebeğin sadece ismi ve TC kimlik numarası var.  Onun dışında hiçbir bilgisi yok. Negatif performansa uğramamak için hafiyelik yapacağım. Muhtara gidip, evraklarına bakacağım. Eğer kayıtlıysa adresini alacağım, adrese gidip bulabilirsek ne güzel. İkna etmeye çalışarak,  izlemini ve aşısını yapacağım. Ulaşamadığımda negatif performansa uğrayacağım.

Negatif performanstan vazgeçilmeli. İnsanlar işlerini yapmaya özendirilmeli. Ayrıca kişilere kendi sağlık sorunlarının sorumlulukları verilmeli. Bir sağlık sisteminin sağlıklı işlemesinin belkide en önemli noktası, kişilere kendi sağlık sorumluluğunun verilmesi olmalıdır. Tek taraflı hekime yüklenen bir sorumlulukla sistem yürümez.”

Doğru, etik ve tarafsız haberciliğin adresi Med-Index : www.med-index.com Mutlaka ziyaret edin!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...