Ana içeriğe atla

Dr. Nayır: “HBV VE HCV’Lİ HASTAYA YAKLAŞIMDA EKSİKLİKLER VAR”

Mersin’de çalışan 440 pratisyen hekime yapılan anket sonucunda Hepatit B ve Hepatit C hakkındaki bilgi düzeylerinde büyük eksiklik olduğu saptandı. Sonuca göre pratisyen hekimlerin HBV ve HCV infekte iğne battığında yapılması gerekenler hakkında, sırasıyla yüzde 36 ve yüzde 72’si yanlış bildiği ortaya çıktı.

Hepatit B virüsü (HBV) ve Hepatit C virüsü (HCV) infeksiyonları tüm dünyada yaygın görülen, morbidite ve mortalitesi yüksek, önemli sağlık sorunları arasında yer alıyor. Hekimlerin viral hepatitlerden korunması, hizmet verdikleri kişileri bilinçlendirmesi ve viral hepatitli hastaların yönetimi için öncelikle bu konuda bilgilerinin yeterli olması gerekiyor. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji bilim dalından Prof. Dr. Orhan Sezgin ve Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim dalından Uzman Dr. Erdinç Nayır, pratisyen hekimlerin hepatit bilgi düzeyini ölçen bir çalışma yaptı.
Bu çalışma hakkında Sağlık Dergisi’ne bilgi veren Uzm. Dr. Nayır, Mersin’de çalışan pratisyen hekimlerin, HBV ve HCV infeksiyonlarının bulaş yolları, risk grupları ve korunma yolları ile ilgili bilgi düzeylerinin belirlenmesi ve viral hepatitli hastaya yaklaşım biçimlerinin saptanmasını araştırdıklarını kaydetti.

“Pratisyen Hekimlerin Yüzde 50’si İnaktif HBV Taşıyıcılığı Kavramını Doğru Bilmiyor”
HBV ve HCV’nin doğum sırasında bulaşabileceği yüzde 10-18’i tarafından bilinmiyor. Mersin’de görev yapan 440 pratisyen hekime 12 sorudan oluşan anket sorularını yönelttiklerini dile getiren Uzm. Dr. Nayır, anket sonuçları hakkında şu bilgileri verdi: “Bulaş yolları ve risk etkenleri genelde biliniyor. Ancak HBV ve HCV’nin doğum sırasında bulaşabileceği yüzde 10-18 oranında bilinmiyor. Çalışmaya katılanların yüzde 33’ü anne sütüyle bulaştığını, yüzde 42’si de annenin bebeği infekte etmemek için emzirmemesi gerektiğini söyledi. Ancak, bu sonuç doğrultusunda gereksiz anne sütü kesimine sebep olabileceği düşünüldü. Epidemiyolojik bir önemi olmamasına rağmen, hekimlerin yüzde 21’i sivrisinek ve tahtakurusunun bulaşta önemli olduğunu söyledi. Yapılan ankette bir diğer önemli tespit ise katılımcıların yüzde 50'si inaktif HBV taşıyıcılığı kavramını doğru bilmiyor.”

Hepatit D Virüsü ise Hayal Kırıklığı Yarattı
Hepatit D virüsü hakkındaki cevapların ise hayal kırıklığı yarattığını belirten Uzm. Dr. Nayır, “HBsAg pozitif olan hastalara delta antikoruna bakılmasıyla ilgili soruya, hekimlerin yüzde 34’ü HDV’ne bakmaya gerek yok derken, yüzde 36’sı HCV infeksiyonu olanlarda HDV’e bakmalı" dedi.

Hepatit C Virüsü’ne Karşı Korunmada Bilgi Açığı Var
Uzm. Dr. Nayır, "HBV ve HCV’nin yol açtığı patolojiler genelde biliniyor. HBV’den korunma yolu ve aşısı bilinirken, katılımcıların yüzde 12’si HCV’ne karşı korunmada HCV aşısı olduğunu söyledi. HBV ve HCV infekte iğne battığında yapılması gerekenleri ise yüzde 36 ve yüzde72 oranında yanlış biliyor” diye konuştu.

Anket Sonuçları HBV ve HCV Hakkında Eğitim Açığını Gözler Önüne Serdi
Çalışma sonucunda tüm sorular dikkate alındığında özellikle HCV ile ilgili bilgi düzeyinin HBV hakkındaki bilgi düzeylerine göre daha düşük olduğunu tespit ettiklerini dile getiren Uzm. Dr. Nayır, “HBV ve HCV’nin bulaşma yollarında, risk etkenlerinde, HBV ve HCV infeksiyonu mevcut olan hastaya yaklaşımda eksiklikler saptandı. Özellikle HCV’ne karşı korunmada ve HDV’e yaklaşımda pratisyen hekimlerin bilgi eksikliklerinin olduğu ortaya çıktı. Bu sonuçlar temel tıp eğitimi ve devamlı tıp eğitimi ile ilgili açıkların gözler önüne serilmesinde etkili olacak” şeklinde konuştu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...