Ana içeriğe atla

TÜRKİYE’DE HER BİN BEBEKTEN 3’Ü SPİNA BİFİDA İLE DOĞUYOR

Çocuklar hayatımızın en güzel parçasıdır. Onların sağlıklı şekilde dünyaya gelmesi için, dikkat edilmesi gereken noktalar var. Uzmanlardan alınacak doğru bilgilerle bebeğinizin sağlığını koruyabilirsiniz. 

Özellikle çocuk beyin cerrahisi alanında uzmanlaşan hekimlerin, bu alanda resmi şekilde yan dal olma çalışmaları da sürüyor. Yani beyin cerrahisi uzmanlık eğitiminden sonra çocuk beyin cerrahisine yönelik belli bir süre eğitimin resmi şekilde verilmesini talep ediyorlar. 

Çocuk beyin cerrahisi alanında uzmanlaşılmasının önemi ile ilgili Türk Nöroşirürji Derneği’nin 30. Bilimsel Kongresi’nde düzenlenen basın toplantısında bu konunun önemine değinilerek Spina bifida hastalığı hakkında bilgi verildi. 

Çocuk beyin cerrahisindeki teknolojik gelişmelerin tanı koymaktan, tedaviye kadar birçok alanda yenilikleri de beraberinde getirdiğini anlatan Prof. Dr. Memet Özek, Spina bifida hastalığı hakkında bilgiler verdi. Özek, konu ile ilgili şunları söyledi: “Türkiye’de dünyaya gelen her 1000 bebekten 3 tanesi Spina bifida ile yani bebeğin anne rahminde omuriliğinin iyi gelişememesi, açık kalması ile doğuyor. Bunun sonucunda bebeğin ayak hareketlerinde yürüyememeye kadar varan sorun, idrar, dışkılama problemleri, ilerleyen yaşlarda cinsel fonksiyonlarda bozukluklar gibi insan hayatını, sosyal hayatı etkileyen hayli ciddi sorunlarla karşılaşması demek anlamına geliyor.

Spina bifida (Açık Omurga) hastalığı çocuklarda; motor ve omurilik problemleri, kısmi felçler, hidrosefali (beyinde sıvı toplanması) idrar ve büyük tuvaletini kaçırma, ileri böbrek yetmezliği ile skolyoz gibi bir takım hastalıklara neden oluyor. 

Her yıl 1 milyon 200 bin doğumun gerçekleştiği Türkiye’de, Spina Bifida görülme sıklığı binde üç olarak kaydediliyor. Bugüne kadar, bu hastalıkla dünyaya gelen bebekler hemen akabinde ameliyata alınırken, neredeyse tamamında kalıcı hasarlar meydana geliyordu. Birçok ailenin yaşamını altüst eden “Açık Omurga” hastalığına karşı anne karnındaki bebeklere Spina Bifida ameliyatları dünyada bazı merkezlerde yapılmaya başlandı. Bu çocuklarda aynı zamanda hidrosefali (beyinde sıvı toplanması) dediğimiz problem oluyor. Amerika’da yapılan çalışmalar bu sorunun önlenebileceğini, yürümeyle ilgili bazı avantajlar sağlanabileceğini gösteriyor.”

Folik Asit Kullanımı ile Spina Bifida’dan Bebeğinizi Koruyun
Tıptaki en önemli uygulamalardan bir tanesinin koruyucu hekimlik olduğunu vurgulayan Özek, “Spina bifida’nın ülkemizde en önemli oluşma nedeni folik asit eksikliğidir. Anne adayları doğacak bebeklerini Spina Bifida’dan korumak için birkaç önlem almalıdır. Bunların başında da gebeliğin planlı olması geliyor” dedi. 

“Gebeliğiniz planlı olsun” diyen Özek, “Evli bir çift çocuk sahibi olmak istediği zaman, anne adayının uzman kontrolünde folik asit kullanımına başlaması gerekiyor. En az 3 ay folik asit kullandıktan sonra korunma yöntemlerinin kaldırılması gerekiyor. Eğer ilk ayda ya da ikinci ayda gebelik gerçekleşmezse anne adayının, gebe olduğunu anlayana kadar folik asit alımına devam etmesi gerekiyor” uyarısında bulundu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he...

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay...

JAPONYA’DA TUS SINAVINI GEÇEN OFTALMOLOJI ALANINDA İLK TÜRK OLARAK HASTA MUAYENE EDEN VE OPERASYON YAPAN DR. MURAT DOĞRU

Japon TUS’unu geçen ilk  yabancı doçent ve oftalmolojideki ilk Türk olmayı başaran Keio Üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Doğru, araştırmaları ve eğitimdeki yaşadıkları ile ilgili meslektaşlarına rehber olacak bilgiler verdi. Keio üniversitesi ve Tokyo Dental College’de öğretim üyesi olan Doç. Dr. Murat Doğru, Japonya' da oturma izni hakkı almasının yanında iki aşamalı Japon Tıpta Uzmanlık Sınavını geçerek bir ilke imza attı. Göz kuruluğu üzerine çalışmalarını sürdüren Doğru, Japonya’daki yaşam şartları, çalışma koşulları ve tıp eğitimi hakkındaki görüşlerini Med-Index’e anlattı. Ne üzerine çalışıyorsunuz? Kornea ve ön segmenti üzerine çalışıyorum. Kuru göz ve alerji üzerine uzmanlık yaptım. Yeni tanı teknikleri geliştirilmesi yani gözyaşı miktarı ve gözyaşı kalitesinin tanımlanması ile ilgili diyagnostik tetkikler üzerine araştırmalarımı yürütüyorum. Gözyaşı bezi ile ilgili temel çalışmalarım var. Yeni göz damlalarının geliştirilmesi...