Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

8. ULUSAL JİNEKOLOJİ VE OBSTETRİK KONGRESİ’NDE GÖRKEMLİ AÇILIŞ

8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi açılış töreninde konuşan TJOD Başkanı İsmail Mete İtil: “Dün de bugün de yarın da aynı umut ve güvenle bir arada olacağız” dedi. TJOD 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi, büyük bir törenle açılışını kutladı. Mesleki ve sosyal konuların gündeme getirildiği bir ortamda yapılan açılış töreninde, EBCOG Başkanı Peter Hornnes ve Prof. Dr. İlber Ortaylı konuşma yaptı. Prof. Dr. İtil: “Yapılanlar kamu yararına değil” TJOD Başkanı Prof. Dr. Mete İtil, açılış töreninde yaptığı konuşmada son dönemde sağlık sistemine yönelik düzenlemeleri özetledi ve “Yapılanlar kamu yararına değil” dedi. Prof. Dr. İtil, sağlık sisteminde özel sektör payının çok büyüdüğünü ve SGK kapsamındaki sağlık harcamalarının yıllık 25 milyar TL’ye yükseldiğini kaydetti. Sağlık sistemi içinde çıkarılan tam gün yasasının popülist bir yaklaşım olduğunu vurgulayan Prof. Dr. İtil, TBMM gündeminde bulunan kamu hastane birlikleri sistemi getirilmesine yönelik kanun tasarısının da g

TJOD, BİLİRKİŞİ KURSU İLE HEKİMLERİ AYDINLATTI

TJOD Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. İsmail Dölen, ilk kez düzenlenen Bilirkişi Kursunu Sağlık Dergisi’ne anlattı. 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. İsmail Dölen, ilk kez düzenlenen ve 17-18 Nisan günlerinde Ankara’da gerçekleşen bilirkişi kursunun başarıyla tamamlandığını, sonbahardan itibaren başka illerde düzenlenmesi için çalışmaların devam ettiğini söyledi. “Yanlış Kararlar Çıktığı Zaman Hekimler Defansif Tıbba Yöneliyorlar” Kursun amacını; adaletin gerçekleşmesi, yargının vereceği kararların doğru olmasını sağlamak olarak özetleyen Doç. Dr. Dölen, yanlış kararların hekimlerin davranışlarını etkilediğini kaydederek, “Yanlış kararlar çıktığı zaman hekimler defansif tıbba yöneliyorlar, hastayla karşılaştığında önce kendisini düşünmeye başlıyor. Mahkemeler hekimleri haksız yere suçlarlarsa, ceza verirlerse, hekimlerin davranışları ve mesleki uygulamaları değişiyor. Bizim am

GEBELERDE ÜÇLÜ TEST VE SONUÇLARI

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Op. Dr. İnci Davas: “Down sendromu olan bebeklerin yüzde 85’i üçlü test ve ultrasonografide tespit edilebilir” dedi. 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Op. Dr. İnci Davas, genel olarak üçlü test ile Down Sendromlu olan bebeklerin yüzde 60, üçlü test ve ultrasonografi ile anomali taramasında ise yüzde 85’inin yakalanabildiğini söyledi. Gebelerde üçlü tarama testinin duyarlılığı ve değerlendirme kriterlerini değerlendiren Op. Dr. Davas, gebeliğin 15. ve 22. hafta aralarında yapılabildiğini hatırlattı. “Üçlü Test Gebelerde: AFP, b-hCG ve Unkonjuge Astradiol Ölçümlerine Dayanır” Üçlü testin gebelerde, anne kanında Alfa Fetoprotein (AFP), b-hCG ve unkonjuge Astradiol ölçümlerine dayanarak yapılan bir risk hesaplaması olduğunu belirten Op. Dr. Davas, üçlü testin duyarlılığı hesaplarında yüzde 5’e kadar hatalı pozitif olasılığ

YOĞUN FİZİKSEL AKTİVİTE ÖSTROJENİ AZALTIYOR MU?

Yoğun fiziksel aktivitetenin kadın üreme sistemi üzerine olumsuz etkilerinin olduğunu kaydeden Celal Bayar Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faik Mümtaz Koyuncu, yoğun egzersiz, hipotalamusun yumurtalıkların çalışmasını düzenleyen GnRH pulsatil salınımında bozukluğa yol açtığını belirtti. Son yıllarda kadınların fiziksel aktivitelerinde gözle görülür hızda bir artış oluyor. Fiziksel aktivitenin insan sağlığı üzerine azımsanmayacak yararları olduğunu hatırlatan Celal Bayar Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faik Mümtaz Koyuncu, “Bunun yanında yoğun egzersiz bayanlarda özellikle jinekolojik bir takım riskler ile ilişkilendiriliyor. Bunlardan en önemlisi kadınların yumurtalıklarının çalışmasını düzenleyen beyindeki Hipotalamus üzerinedir. Yoğun egzersiz, beyindeki bu merkezin yumurtalıkların çalışmasını düzenleyen GnRH pulsatil salınımında bozukluğa yol açtığı ve bunun sonucu olarak menarşta (ilk adet) geçikme v

VARİS TEDAVİSİNDE: ENDOVENÖZ LAZER ABLASYONU

Girişimsel radyolojik yöntemlerin birçok cerrahi tedavi yönteminin yerini hızlı bir şekilde almaya başladığını kaydeden Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Girişimsel Radyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Erol Aksungur, ‘Endovenöz Lazer Ablasyonu’ yöntemi ile varis tedavisinin mümkün olduğunu dile getirdi. 5. Girişimsel Radyoloji Toplantısında, Türk Girişimsel Radyoloji Derneği yönetim kurulu üyesi ve Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Girişimsel Radyoloji Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Aksungur, Girişimsel Radyoloji alanında Türkiye’de oldukça hızlı gelişmelerin olduğunu bildirdi. Serebral ve aort anevrizmalarından birçok tümörün tedavisinde kadar girişimsel radyolojinin birincil rol oynadığını söylen Prof. Dr. Aksungur, varis hastalarında da Girişimsel Radyologların dünyada olduğu gibi Türkiye’de de etkin rol oynadıklarını ve ultrasonografi eşliğinde termal tedavi yöntemleri (lazer ve RF ablasyonu), köpük skleroterapisi ve mikroflebektomi gibi işlemlerin yapıldığını açıkladı. Endo

TÜM GEBELİKLERDE ENGELLİ BEBEK DOĞMA RİSKİ: YÜZDE 1-2

8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde gebelikte görülen anomalilerle ilgili açıklamalarda bulunan TJOD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Faik Mümtaz Koyuncu: “Tüm gebelikler içinde engelli bebek doğma riski yüzde 1-2 civarında ” dedi. 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan Celal Bayar Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı ve TJOD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Faik Mümtaz Koyuncu, gebelikte görülen anomalilerle ilgili açıklamalarda bulundu. Yenidoğan bebeklerin yaklaşık yüzde 3-5’ inde çeşitli yapısal anomaliler görüldüğünü kaydeden Prof. Dr. Koyuncu, gelişen teknolojiyle bazen erken dönemlerde anomalileri tespit etmenin mümkün olduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Koyuncu, anomali risklerini artıran faktörlerini; ailede ya da kişisel doğumsal bozukluk öyküsü, önceki çocuklarda doğumsal bozukluk olması, gebelik oluşumu sırasında belirli ilaçların kullanımı, akraba evlilikleri ve 35 yaş üstü gebelikler olarak sıralarken, anom

ÜLKEMİZDEKİ “İSTEYEREK DÜŞÜK” ORANLARI AÇIKLANDI

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Semih Özeren: “Ülkemizde isteyerek düşük sağlıklı koşullarda yapılıyor” dedi. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Semih Özeren, 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde yaptığı sunumda, isteyerek gebelik sonlandırmaya ilişkin Türkiye’deki son araştırmalar hakkında bilgi verdi. Avrupa’daki düşük ortalamalarıyla karşılaştırıldığında Türkiye’nin orta seviyelerde olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özeren, 2010 itibariyle Türkiye’de hala yüksek oranda isteyerek düşük gerçekleştiğini kaydetti. Prof. Dr. Özeren, sunumunda Türkiye ve Avrupa karşılaştırmasına yönelik şunları anlattı: “Türkiye’de yüksek oranlarda görülen isteyerek gebelik sonlandırmalarının ilk akla getirdiği konu, doğum kontrol uygulamalarının istenildiği kadar etkin olmadığı konusudur. Avrupa’da en yüksek abortus oranı Romanya’da. Bu ülkede neredeyse gebeliklerin yarısı isteyerek düşükle sonuçlanıyor. Avrupa ü

“TÜRKİYE’DE DOKTORLARIN KALİTESİ BİLİMSEL ANLAMDA ÇOK YÜKSEK”

8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’ne katılan Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Emre Seli, ülkemizdeki hekimlerin çalışmaları hakkında düşüncelerini Sağlık Dergisi’ne anlattı. 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde ‘Mesleğin Ustaları’ özel oturumunun konuşmacıları arasında yer alan ve ‘Polikistik Over Sendromunda Tedavinin Optimizasyonu’ konulu bir sunum yapan Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Emre Seli, polikistik over sendromunun kadınların en çok yakalandığı hastalık olması yanında, kalp ve şeker hastalıklarına yol açması açısından da önemli olduğunu söyledi. Esra Öz: Polikistik Over Sendromu kadınların en fazla doktora gitme nedenlerinden biri. Bu konuyu biraz daha detaylı anlatabilir misiniz? Doç. Dr. Emre Seli: Polikistik over sendromu adet bozukluklarından sorumlu olduğu için en sık görülen jinekolojik olgulardan biridir ve kadınların en fazla doktora gitme nedenleri arasında bulunan adet bozukluklarına neden

TIBBİ CİHAZ SEKTÖR TOPLANTISINDA SORUNLAR MASAYA YATIRILDI

SGK Tıbbi Cihaz Sektör Toplantısında taraflar bir araya gelerek sorunların çözümleri üzerine karar aldılar. SGK Tıbbi Cihaz Sektör Toplantısına, Sosyal Güvenlik Kurumu Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü Hasan Çağıl, Tıbbi Malzeme Daire Başkanı Hüseyin Özbay, Şube Müdürleri Reyhan Bozkurt, Sabahattin Yılmaz ve SGK Kocatepe SGM Müdürü İsmail Kobal ile Sağlık Bakanlığı İEGM Tıbbi Cihaz Bilgi ve Değerlendirme Şube Müdürlüğünü Meral Yılmaz, Maliye Bakanlığı BÜMKO Ali Günkut, Kamu İhale Kurumundan Avşar Kemal Keyik ile Tıbbi Cihaz Sektör Temsilcilerinden SEİS, TÜMDEF, SADER, ORDER, TıpGörDer ARTED ile TÜDER’den temsilciler katıldılar. Tıbbi Malzeme Daire Başkanlığı Kuruldu Toplantının açılış konuşmasını yapan Genel Müdür Hasan Çağıl, öncelikle SGK’nın yeni yapılanması hakkında bilgi vererek kurumun tıbbi cihazlarla ilgili konuları yürütmek üzere Tıbbi Malzeme Daire Başkanlığının kurulduğunu ve artık tıbbi cihazların ilaç ile eşdeğer oranda öneme kavuşturulduğunu belirten Çağıl, 25 Mart 2

‘SEZARYEN SALGINI’ DÜŞÜRMENİN YOLU: EĞİTİM

TJOD 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde konuşma yapan Dr. Aris Antsaklis, “Sadece Türkiye’de değil bütün dünyada sezaryen oranları dramatik biçimde yükseliyor. Biz buna “Sezaryen Salgını” adını veriyoruz. Bence buradaki en önemli konu ve yöntem; eğitim” dedi. TJOD 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde “Primer Sezaryen Sectio Oranlarını Azaltmak Mümkün mü?” konusu üzerine sunum yapan Dr. Aris Antsaklis, bütün dünyada sezaryen oranlarının dramatik biçimde arttığını ve bununla mücadelede en etkin yolun eğitim olduğunu söyledi. Sağlık Dergisi’ne açıklamalarda bulunan Dr. Antsaklis, genç hekimlerin ve kadınların normal doğum konusunda bilinçlendirilmesinin yanında, ilk kez sezaryen olanların sayısının azaltılması yönünde atılacak adımın genel oranı aşağıya çekeceğini vurguladı. Esra Öz: Sezaryen oranlarını aşağıya çekmek için herkes arayış içinde, sizce ilk adım ne olmalıdır? Dr. Aris Antsaklis: Kadınların ilk yaptığı doğumdaki tercihleri önemli. Eğer ilk doğumlarında

“SAĞLIKTA ÜST YÖNETİM ARTIK YÖNETİCİLER DEĞİL, HİZMET ALAN KİŞİLERDİR”

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Oya Gökmen: “Sağlıkta üst yönetim artık yöneticiler değil, hizmet alan kişilerdir. Hizmet alan kişilere daha iyi, daha sağlıklı nasıl hizmet verebiliriz, bunları tartışıyoruz” dedi. 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Oya Gökmen, Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerin toplam kalite yönetiminin ardından, hastayla ilgili tüm medikal hizmetlerin kalite standartlarına bağlı çalışmasına yönelik girişim başlattığını, kaliteye yönelik adımların Türk tıbbını bir üst basamağa taşıdığını söyledi. Türkiye’de Toplam Kalite Prof. Dr. Gökmen, toplam kalite yönetiminin hastaneler için vazgeçilmez bir unsur haline geldiğinin altını çizerek, “Türkiye’de toplam kaliteyle ilgili çalışmalar Zekai Tahir Burak Hastanesi’nin 1999’larda başlayıp, 2001 yılında Avrupa Toplam Kalite Ödülünü almasıyla sonuçlanan süreçtir ve bence Türk

SAĞLIK BAKANLIĞI STOK YÖNETİMİ

Sağlık Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Memet Atasever ‘Stok Yönetim Vizyonu’ hakkında Sağlık Dergisi’ne bilgi verdi. Sağlık Bakanlığı stok yönetiminde temel amaç olarak, vatandaşların sağlık işletmelerince temin edilmesi gereken her türlü ihtiyaçlarını karşılanması olduğunu kaydeden Sağlık Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Memet Atasever, vatandaş memnuniyetini en üst düzeyde tutmak olduğunu dile getirdi. Atasever, bu ihtiyaçları etkin bir şekilde karşılarken, kaliteli ürün temini, düşük stok düzeyi ve düşük maliyet temel öncelikleri olduğunu belirtti. İşletmelerdeki stok yönetimi nakit yönetimine paralel olarak risk yönetim mantığı ile yönetildiğini ileten Atasever, “Sağlık işletmelerinde bulundurulması gereken ürünlerin büyük bölümünün oldukça pahalı ve miatlı ürünler olup, bunların eskime ve demode olma riskinin yüksek olduğu unutulmamalıdır. Bu ürünlerin önemli bir özeliği de kullanıcılarına göre oldukça farklılık gösterebilmesidir. Bunların maliyetlerinin işletmelerin öd

PROF. DR. HALDUN GÜNER:“İDRAR KAÇAKLARINDA BANT TEDAVİSİ UYGULANMALI”

İdrar kaçırmada anatomi veya fonksiyon bozukluklarında tedavide dikkatli seçim yapılmasını vurgulayan ürk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Haldun Güner, “İdrar kaçaklarında bant tedavisi uygulanmalı” dedi. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Haldun Güner, kadınlarda belli yaştan sonra çok ciddi bir problem olan ve yüzde 40’lara kadar çıkan idrar kaçakları ile 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuştu. İdrar kaçaklarında cerrahi tedavi uyguladıklarını kaydeden Prof. Dr. Güner, ancak bu yöntemlerle yüzde 100 başarı sağlanamadığını, en iyi tedavilerin yüzde 90-95 civarında olduğunu ve bir kısmında kaçakların devam ettiğini dile getirdi. Prof. Dr. Güner, “İdrar kaçaklarında ‘Stres inkontinans’ adı verilen ameliyatın ‘Trans optüratör tape’ denilen operasyonları yapılıyor. İdrar yolunun altında bant yerleştirerek idrar kaçağını önlüyor. Bu bant bazen düzgün yerleştirilmeyebiliyor. Düzg

PROF. DR. DEMİRCİ: “GENİTAL PROLAPSUS TEDAVİSİNDE MEŞ CERRAHİSİ KAÇINILMAZDIR”

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Fuat Demirci, prolapsus tedavisinde meş cerrahisinin yaygınlaştığını ve bu tedaviye ilişkin tartışmaların azaldığını kaydetti Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Fuat Demirci, 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan prolapsus tedavisinde meş cerrahisinin yaygınlaştığını ve bu tedaviye ilişkin tartışmaların azaldığını kaydetti. Kadın üreme organlarının, normal bulunmaları gereken yerden aşağı doğru sarkması sonucu oluşan prolapsus hakkında Prof. Dr. Demirci şunları söyledi: “Prolapsus oranı doğurganlığın yüksek olduğu ülkelerde üçte iki oranında değişik derecelerde görülebilmektedir. Tedavisindeki başarısızlıklar yeni yöntemlerin geliştirilmesine neden olmuştur. İdrar kaçırmada meşlerin kullanımıyla birlikte, prolapsus cerrahisinde de meş kullanımı gündemdedir ve başarıyla uygulanmaktadır. Kısa ameliyat süreleri, başarı oranının yüzde 90’lar

“HEKİM HATA YAPMAMAK İÇİN SEZARYENİ TERCİH EDİYOR”

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği tarafından Antalya’da düzenlenen 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde konuşan Dernek Başkanı Prof. Dr. İsmail Mete İtil, kadın doğum, Türkiye ve Dünyada hekim hataları yönünden en fazla gündeme gelen branş olduğunu belirtti. Prof. Dr. İtil, “Hekim hata yapmamak için sezaryeni tercih ediyor” dedi. Türkiye’nin en önemli tıp kongrelerinden biri olan ve kriz ortamına rağmen ana branşlarda en yoğun katılımı sağlayan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi, TJOD Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından bir basın toplantısıyla değerlendirildi. Toplantıya; Prof. Dr. İsmail Mete İtil, Prof. Dr. Bülent Tıraş, Prof. Dr. Cansun Demir, Doç. Dr. Ali Baloğlu, Prof. Dr. Süleyman Akhan ve konuk olarak ABD Yale Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Emre Seli katıldı. ‘Akdeniz Ülkeleri Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Federasyonu’ Toplantının açılış konuşmasını yapan TJOD Başkanı Prof. Dr. İsmail Mete İtil, ka

FIGO Kapasite Geliştirme Dairesi Başkanı Prof. Dr. Louis Cabero-Roura:“OBEZİTE DÜNYA İÇİN ÇOK CİDDİ BİR SORUN”

“Obezite insanları çok farklı yönlerden etkiliyor. Sağlık sorunları yanında diğer ölüm nedenlerini artırıcı etkiye sahip” diyen Prof. Dr. Louis Cabero-Roura, hamilelik ve çocuğa ilişkin olarak ise şunları kaydetti: “Obez hamilelerin bebekleri fazla gelişmemişse, bebeklerin ölüm oranı obez olmayan hamilelere göre daha yüksek. Obez anneden doğan çocukların, obez, şeker ve hipertansiyon hastası olma riski daha fazla” dedi. 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan FIGO Kapasite Geliştirme Dairesi Başkanı Prof. Dr. Louis Cabero-Roura, obezitenin Dünya Sağlık Örgütü tarafından yakından takip edildiğini söyledi. Prof. Dr. Cabero-Roura, obezitenin bir pandemi olarak tanımlanmasına yönelik girişimler bulunduğunu hatırlatarak, doğumda anne-çocuk ölümleri, iş kazaları gibi ölüm nedenlerinin obez insanlarda yüzde 60 oranında daha fazla görüldüğünü kaydetti. “Obezite Hamileliği Çok Farklı Şekillerde Etkilemekte” Kongrenin büyük bir başarıyla ve yüksek katılımla gerç

OVER REZERVİ AZALMASIYLA İLGİLİ YENİLİKLER

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sedat Kadanalı, Over Rezervi ile ilgili Sağlık Dergisi’ne bilgi verdi. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sedat Kadanalı, Over Rezervi ile ilgili bilgi verdi. Rasyonel bir tedavide olması gerekenin sebebe yönelik yaklaşım olduğunu ve bunun önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Kadanalı, over rezervinin azalması nedenlerinin iki ana gruba ayrılabileceğini kaydetti. Prof. Dr. Kadanalı, over rezervi azalmış hastalara yönelik tedaviye ilişkin şu bilgileri verdi: “Over rezervi azalmasını nedenlerini kabaca iki grupta toplayabiliriz. Birincisi, doğal olarak yaşlanma ile ikinici neden ise, Premature over yetmezliğidir. Bu konuda son yıllarda ortaya çıkan 2 gelişmeden bahsedersek, biri daha önceleri germ hücresi sayısının azalma hızının 35 yaş üzerinde arttığına inanılırken, aslında sabit hızda olduğunun ortaya konulması. Diğeri ise “prime reproductive dönem teorisi.” Bu teoriye g

“ DOĞUM SONU KANAMA, EN ÖNEMLİ ANNE ÖLÜM NEDENİ”

“Doğum Sonu Kanama” isimli kitabın çeviri editörlüğünü yapan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Cansun Demir, “Doğum sonu kanamaları en önemli anne ölüm nedeni arasında yer alıyor” dedi. 8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde katılımcılara dağıtılan “Doğum Sonu Kanama” isimli kitabın çeviri editörlüğünü yapan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Cansun Demir, Sağlık Dergisi’ne kitap hakkında bilgi verdi. Esra Öz: Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği’nin başta burs olmak üzere sağladığı sosyal yardımlar nelerdir? Prof. Dr. Cansun Demir: Türk Jinekoloji Derneği, Ankara, İstanbul, Çukurova, İzmir, Eskişehir Jinekoloji Dernekleri’nin bir araya gelmesi ile kuruldu ve Ankara Jinekoloji Derneği’nin kamu yararına dernek olması üzerine Türk Jinekoloji Derneği adı altında bir araya geldi. Bu nedenle Ankara Jinekoloji Derneği’nin kuruluş tarihi olan 1959’u da kuruluş tarihi olarak kabul etti. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneğ